Eğitim Sitesi

Gözenek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

red Gözenek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pencere, Mesame, Ajur

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Mürettebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa, Çalışman

Mücellit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ciltçi, Kapçı

Neşet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğmak

Açgözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamahkâr, Doymaz, Haris, Hırslı, Açgöz, Gözü Aç

Dolunay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedir

Deli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın, Divane, Kaçık, Kuluduk, Mecnun, Düşkün, Coşkun, Azgın

Tentene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dantelâ, Dantel

Şuursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçsiz

Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

Sevir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa

Lambacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ampul

Argıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent

Kocabaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

İmport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışalım

Gururlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek, Kibirlenmek, Caka Satmak, Kasıntılanmak, Büyüklenmek, Kabarmak, Şişmek

Bahsetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas

Ahu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceylan, Maral, Burçin, Ceren

İnsirafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükülgen

Çıpır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yonga

Kentçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü

Demirkapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mıknatıs

Gergin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Sinirli

Tamircilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarmanlık

Beyinli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı

Esas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Başlıca, Gerekçe, Gövde, Hakikat, İlke, Kök, Mahiyet, Omurga, Temel, Üs, Ana Öge, Asal

Tehlikeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli

Öldürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı

Full kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam

Şahane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel, Fevkalade, Harikulade, Güzel

Biliş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf, Bildik, Tanıdık

Numaracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz

Turfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Nadir

Kaba But kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğünde 18988 Kayıt Bulundu.