Girdap kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tevkifhane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutukevi, Mahpushane, Cezaevi, Hapishane
Tanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat, Beyyine, Delil
Döl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Evlat, Nesil, Tohum, Yavru, Zürriyet
Ayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
Mintan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
Eksport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışsatım
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şifalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltıcı
Bakanlar Kurulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükûmet
Sefer Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezmek
Susta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yay
Tahkim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitme, Pekiştirme, Sağlamlaştırma
Mütemadiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
Girişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Sarılmak, Tutmak, Teşebbüs Etmek
Kadimî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Tapa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç, Tıpa
İstila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
Ekosuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankısız
Kalem Efendisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip
İdman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış
Öşürcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalıkçı
Tehlike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekince, Ateş, Korku, Risk
Fors kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygınlık
Orospuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fahişelik
Mal Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Gelmek, Oturmak, Patlamak
Zayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp, Yitik, Boş, Yararsız
Komplo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Kasıt, Suikast, Tertip, Tuzak, Gizli Düzen
Arpa Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bira
Kaybetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Yenilmek
Kaldırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Tretuvar
Tartar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pesek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.