Görece kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağıl, İzafi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tür, Çeşit
Yapıp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
Sulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Koyuvermek, Cıvıtmak
Ölçüsünde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadar
Sıvaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvışmak
Paralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak
Trafo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştürücü
Umut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ummak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Evlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
Sadır Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyda Olmak
Terbiyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
Amale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşçi
Kaba But kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
Gelgeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
Yaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferace
Ulaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münakalat
Gayritabii kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Sapık
Aykırılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Muhalefet
Köstek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bukağı, Cidar, Engel
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Âdem Evladı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan
Yilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamk
Kimisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazısı, Kimi
Manca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiyinti, Yiyecek
Vaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu
Hatime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsöz, Son, Sonuç
Monopol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekel
Öremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek
Evrim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekâmül, İnkılap
Tıksırıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız
Terbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.