Feminen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kadınsı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Uyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Geçim, İntibak, Mutabakat, Uygunluk
Tutkal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
Nakısa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
Mintan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Yıkılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
Ejder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ejderha, Büyük Yılan
Tamtakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bomboş
Biliş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vukuf, Bildik, Tanıdık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ritim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlilik, İttırat
Paçavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cındır, Çaput, Eski
Yalınca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak
İktisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekonomi, Tutum
Tarassut Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek, Gözlemek, Müşahede Etmek
Hatasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgısız, Doğru
Gömlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak, Derece, Göbek, İşlik, Kat, Kılıf
Hıfzetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ezberlemek, Saklamak
Sınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık, Bozuk, Çıkık; Dağınık, Perişan
Aydınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
Kanunlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçim
İcbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlama
Düldül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı At
Taraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlı
Uzuv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
Cefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza
Gazete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sütun
Büklüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruk, Burum, Dönemeç, Kıvrım, Viraj
Sert kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Demir, Dik, Haşin, Hırçın, Katı, Keskin, Kızgın, Pek, Sıkı, Ters, Sarsıcı, Hoşgörüsüz, Gönül Kırıcı
Angaje Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
Kampüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşke
Havlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarmak
Rota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikamet, Gidiş Yönü
Kabahatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.