Engellemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çelmek, Hapsetmek, Karışmak, Kösteklemek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İstimbot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatana
Diklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Gelmek, Kafa Tutmak
Sehpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darağacı
Kavlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözle
Mütercim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmen
Daraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dar
Tedrisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretim
Müntehap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üstünlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galebe
Elçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Delege, Dünür, Görücü, Peygamber, Sefir, Yalvaç, Resul
Külliyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, Büsbütün
Tasavvuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemselcilik, Sufilik
Semizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semirmek
Meriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
Tuvalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Hela, Wc, Yüznumara
Çoğul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoklu, Çokluk, Cemi
Çözülüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
Duruş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
Sakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
Endamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa
Hayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lütuf, İyilik, Fayda, Yarar, Sevap, İyi, Yardım; Yok, Öyle Değil, Olmaz
Kuduruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan
Kıygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık, Zulüm
Biraz Önce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demin
Ürkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak
Yamyaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırılsıklam
Tat Alma Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil
Yabancı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Bigâne, Ecnebi, Garip, Haricî, Özge, Yad
Sınırsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz
Tutya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çinko, Sürme
Aksi Cevap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepki
Check-Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış İşlemi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.