Elüstü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yarım Yamalak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Deliduman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delice, Atılgan
Tavsif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme
Numara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakam, Ölçü, Sayıt, Oyun, Hile, Düzen, Dalavere, Yalan, Sayı, Not
Pestenkerani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Değersiz, Önemsiz
Sahici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek
Dekont kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
İzafe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Eklemek, İlave Etmek, Katmak, Yüklemek
Veziriazam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırtıcı
Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
Camia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Topluluk, Cemaat, Zümre
İrtihal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Vermemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek
Baş Döndürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Tıpkıbasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faksimile
Başkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
Güçsüzlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet
Dehşetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkunç, Müthiş
Sinyal Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korna Çalmak
Malaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Yerel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Mahalli, Lokal, Mevzii
Menfur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
Bataklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmak
Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme
Serpinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti, Damlacıklar
Tıpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkaç
Zırva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
Azami kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maksimum, En Çok, Olanca, En Yüksek, En Büyük
Fit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Razılaşma
Kültür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, İlim, Ekin, İrfan, Medeniyet, Tarım, Ekinç, Hars
Süre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Müddet
İsnat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayandırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.