Eğilim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yönelme, Heves, Meyil, Nabız, Temayül
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipyüz, Alt, Görüntü, Kaynak
Şifahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
Hülya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuruntu, Hayal
Sardalya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş Balığı
Tetebbu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Araştırma
Çarliston Marka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antika
Talan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağma, Çapul
Muhayyel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayali, Hayal Edilmiş, İmgelenen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hemşehri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
Kondisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklılık, Durum, Şart
Deklerasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri
Başlangıçta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkin, Önceden
Bambaşka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apayrı, Değişik, Büsbütün Başka, Farklı
İştah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeme İsteği; İstek, Arzu
Geçerlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Eğitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiye Vermek, Yetiştirmek, Terbiye Etmek
Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı
Dil Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gramer
Sıyırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmece
Şeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altı
Kara Yüzlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahkâr, Suçlu
Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılmak, Artırmak, Boşamak, Bozmak, Dökmek, Geçmek, Koymak, Saklamak, Salmak, Terk Etmek, Unutmak
Sağlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
Göden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkembe
Programlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
Hariciye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri, Haricî İşler, Dışsal, Dış Hastalıklar
Yapmacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
Esrarkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşturucu Bağımlısı
Müfettiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetmen, Teftiş Eden, Denetçi, Bakman
Duygulandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak
Peşlnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceden, Önden
Münhani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.