Döşekçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Minder, Şilte
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Perçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâkül, Yele, Saç Tutamı
Uşak Salma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kürtaj
Olabildiğince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça
Lâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilsiz
Azarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Abırlamak, Biabır Etmek, Çıkışmak, Darılmak, Haşlamak, Paylamak, Tanlamak, Terslemek
Metamorfoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkalaşım
Kın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıf
Besin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıda, Azık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İşveren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patron
Kuartet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü
Yan Taraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böğür
Geride Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Hükümdarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taht
Derece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvam, Seviye, Aşama, Ayar, Basamak, Doz, Gömlek, Had, Kadar, Kademe, Merhale, Mertebe, Nokta, Not, Paye, Radde, Rütbe, Tabaka, Termometre, Kerte, Yalım
Meşime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son
Münekkit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Tenkitçi
İlelebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
Morg kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
Gönüllü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Fahri, Arzulu
Yamaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
Simetri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakışım
Isırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalamak, Dişlemek, Yemek
Kazulet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
Bölüştürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taksim
Keşmekeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık
Hırgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga
Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
Okullu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenci
Duyuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiriş, İlan, Anons
Salkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
Tavsiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğütleme, Öneri, Öğüt, Salık
Araz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İlinek, Bulgu, Semptom
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.