Dumanlanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Karışmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yedil
Umulur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
Göre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diye, İçin, Nazaran, Uygun Olarak, Uyarınca, Gereğince, Tevfikan, Bakılırsa, Sorulursa, Fikrince, Bağıntılı
Şappadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apansız, Ansızın
Organize Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örgütlemek
Elezer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
Cezve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahvedan, Kahvedanlık
Muvakkati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
Şişirme Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uydurma
Bilavasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Araçsız, Doğrudan Doğruya
Plebisit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
Revizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeniden İnceleme
Erköyün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şımarık
Sürüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaymak
Ordövr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Meze
Tok Gözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Tok
Devamlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik
Memnuiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
Nişan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavuk, Alamet, Belirti, Çentik, Dağ, Gösterge, İşaret, İz, Rozet, İm, Belgi, Yavukluluk
Büsbütün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tamamıyla, İyiden İyiye, Sırf, Temelli, Hiç Eksiksiz Olarak, İyice
Doyunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
Düz Yüzüne Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dobra Dobra Söylemek
Varsaymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Tutmak
İfa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine Getirme; Ödeme
Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
Temel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anayasa, Asıl, Baş, Çizgi, Esas, Gerçek, Kök, Omurga, Özül, Taban, Üs, Zemin, Başlıca, Baz
Maslahatgüzar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgüder
İhsas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Espas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık
Sınaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Yığışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birikmek, Üşüşmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.