Doğuşlu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Asil
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ara Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstitrat, Ara Tümce, Ara Cümle
Atlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşucu
Ötürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
Kösemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
Çalıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak
Meteor Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Kürecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilye
Boylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Endamlı, Uzun Boylu, Boylu Boslu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hâsılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısacası, Hülasa, Sözün Kısası, İşin Sonu
Refleks kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tepke, Tepki, Yansı
Mertebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım
Ak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Dürüst, Rahat, Temiz
Önerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
Kalıtsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genetik, İrsi
Kurşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Mermi
Yalız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Parlak
Temaşacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Olabilirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmkân, Olanak, İhtimal, Olasılık
Meydan Okumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
Evetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Kasıtlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteyerek, Bilerek
Yadırgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek, Küllenmek, Alışamamak, Rahatsız Olmak, Ürkmek
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Vecd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşku
İğfal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak
Müfessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci
Başvurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
Yardım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muavenet, Katkı, Destek, Etki, Bağış, İane, Kömek, Himmet, Lütuf, Medet, Muzaheret
Keriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Çirkef, Kumar, Pislik, Geriz
Dördül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kare, Murabba, Rubai
Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
Kapamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıkamak, Engellemek, Hapsetmek, Örtmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.