Direnme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mukavemet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Örnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Misal, Numune, Biçim, Şekil, Model, Tıpkısı, Misil
Derebeylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feodalite
Tasarruf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırmak, Tutmak
Zar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cidar, Çeper, Perde
Şaka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
Muafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışıklık, İmtiyaz
Azadetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyuvermek, Serbest Bırakmak, Özgür Kılmak
Zilli Bebek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakşakçı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap, Uyanık, Gözü Açık, Müteyakkız
Jokey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binici
Özgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
Metan Gazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava Gazı
Dikizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek
Sermest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, Esrik
Yoğunlaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Filigran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Yolu
Himmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırış, Emek, Gayret, Yardım, Çalışma, Lütuf
Gerileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
Düşünceler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkâr
Hahiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica
Taraftar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Teklifsizce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerisizce, Laubali
Yarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Dilmek
Lahit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Koytak
Sâri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Geçici
Yoğaltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, İstihlak Etmek
Binnetice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet
Semavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göksel, Ulvi, Gökçül
Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
İsabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerindelik, Yanılmazlık, Düşme, Değme, Tutma, Vurma
Haylaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
Pansiyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.