Cıbıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çıplak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hoş Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
İtimat Reyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güven Oyu
Kalp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygu, Gönül, Hatır, His, Sadır, Sahte, Sevgi, Tembel, Yürek
Abat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayındır, Rahat, Şad, Şen
Kabak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz, Dazlak, Evvel, Ham, Kaba
Kuartet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dörtlü
Sosyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumsal
İstifçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımcılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kaybedilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
Reşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Yetişkin
Partisip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaç
Zaviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Köşe, Küçük Tekke, Bucak
Yazıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kitabe, Hatıra
Muaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
Takılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek
Durulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
Örfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel
Geri Çekilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ricat
Adese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mercek
Mizahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güldürücü, Gülmeli, Mazhakeli
Başeğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Başeğim, İtaat, Teslimiyet
Bismillah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besmele
Uyuşturucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maden
Terk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakma, Ayrılma
Abuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçmalamak
Azap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ezinç, Büyük Sıkıntı, Emge, Eza, Cefa, Eziyet, İşkence
Bulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak
Kasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sandık
Çalıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet
Dayanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Sabır
Spiker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşman, Sunucu
Yerme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Kınama, Gıybet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.