Cünüp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Cenabet, Taharetsiz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gark Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
Operatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
Müstahkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem
Evvelsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelki
Ölçüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Miyar, Ölçü, Mısdak, Kriter
Bunalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nefesi Daralmak, Daralmak, Sıkılmak
Mesuliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
Lağım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanalizasyon, Sıçan Yolu, Geriz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dargın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küs, Küskün, Soğuk
Trajik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feci
Garaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Hedef, Kin, Maksat, Düşmanlık, Garez, Öcük
Giriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç
Eşya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pırtı, Nesne, Gereç, Kayıt, Yük
Dedektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafiye, Gizli Polis
Istırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı
Telin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek
Sınıflamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölümlemek, Gruplandırmak
Klan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boy
Hurdahaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
Fent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Düzen
Müteferrik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık
Düzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Düzelmek, Yatmak
Soytarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban
Koygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı, Dokunaklı
Salaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tufeyli
Tababet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp
Asılsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma
Anlamdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Anlamlı, Müteradif, Sinonim
Galiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Kaba, Çirkin
Seslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Münafıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsilik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.