Cirim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hacim, Miktar, Oylum
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sponsor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destekçi
İfade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatım, Tabir, Deyiş
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Mahzun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüzünlü, Üzgün, Tasalı
Tapsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
Alelacele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Çarçabuk, İvedilikle
Demo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
Pürtük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üstlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenmek, Kabullenmek, Taşımak
Zafiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflık, Arıklık, Güçsüzlük, Dermansızlık
Takmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak, Önemsemek, Vurmak
Sismolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprembilimci
Nöbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş
Densiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edepsiz
Gazel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ceren
Kişi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Can, Er, Erkek, Eş, İnsan, İsim, Koca, Nefer, Nüfus, Şahıs, Şahsiyet, Zat, Kimse
Oylaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere, Tezekkür
Yapı Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
Kansızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anemi
Muhassasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödenek
Dezavantaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Zarar Verme Durumu
Kabullenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
Soysuzlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Yozlaşmak
Kökleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs
Saplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sap
Çekidüzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntizam, Nizam, Düzenlilik, Özen, İtina
İskorpit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Balığı
Gayrimenkul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
Sağbilge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Otacı, Atasagun
Bayakki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deminki
Lep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Kenar
Yöndemci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haydavcı, Sürücü, Şoför
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.