Cevap Vermek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yanıtlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Fırlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Esef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Tasa, Üzüntü, Acınma, Yerinme
Negatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksi, Menfi, Olumsuz, Eksi yük
Bayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem
Hasislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli sıkılık
Haşat Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorulmak
Kıyaslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak
Öteki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Diğeri, Öbür, Öbürü, Sair
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret
İntisap Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmak, Girmek
Sungur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akdoğan
Kuskunsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan
Ölçüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Yarışmak, Müsabaka Etmek
Menfez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delik, Ağız, Açma
Sarnıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı, Kagir Saklak, Su Deposu
Kezzap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitrik Asit
Askeriye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ordu
Frenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engellemek, Durdurmak, Yavaşlatmak, Gemlemek
Sayıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Ezkaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
Uymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağdaşmak, Dinlemek, Gelmek, Yaraşmak, Tabi Olmak, Tebaiyet Etmek, Denk Gelmek
İlgisiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayıtsız, Yabancı, Aldırışsız, Vurdum Duymaz, Alakasız, Bigâne, Dargın, Lakayıt, Soğuk
Gafleten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birden, Birdenbire, Zıpçıktı
Uygulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak
Tutaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutacak
Hurafe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körinanç, Boş İnan, Sanaka
Katiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiçbir Zaman, Asla, Kesinlikle
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Lezzet Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
İt Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
Vakar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlılık, Temkinlilik, Yalım, Onur
Yürek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.