Cıncık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Züccaciye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Eder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Fiyat, Paha
Aksatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Özünlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deruni, Zati
Sorutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
İmar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abadanlık, Abatlık, Bayındır, Bayındırlık
Mevcudiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varlık
Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
Fişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimlemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Düzenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sistem, Plan
Müteahhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenici, Bağıtçı, Üstlenici, Üstenci
Perakende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekten, Dağınık, Perişan
Yok Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir
Nisaiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları
Kurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşa
Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Görevlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Göstermek
Kimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik Belgesi, Tanıtma Kartı, Çehre, Etiket, Hüviyet, Şahsi Vesika, Üzeri
Arpacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İt Dirseği
Burjuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentsoylu
Gayret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma
Bitimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonlu, Sonuçlu, Sınırlı, Mütenahi
Eşgüdümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordine
Sinik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmiş, Pusmuş, Yılmış
Sadece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir, Hemen, Sade, Yalnız, Ancak, Tekçe
Hariç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış, Dışarı, Müstesna, Dahil Değil
İfrazat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı(lar), İrin
İhtiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan
Bilinen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilindik, Malum, Aşina
Hamhalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Kuru
Çökelti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
Gönül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Can, Dil, Hatır, İçeri, İstek, Kalp, Karın, Sine, Yürek
Ulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.