Buat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kutu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Müzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgı, Musiki
Neşelendiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şen
Musallat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş
Güçsüzleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tükenmek
Doz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Miktar
Kondüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
Eksen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok
Valide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, Anne
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sıkıntılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara
Pedagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
Dumanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sisli, Bulanık, Puslu, Sarhoş
Kamburluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümseklik
Ağir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Değerli
Karşı Durma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direniş
Sevişmezlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet
Mahremiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlilik, Mahfilik
Banal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıradan, Bayağı
Erinçli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Tezce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Tutmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
Çökelti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Posa, Tortu
Hatırı Sayılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
Kımıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareket
Gamze Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıtmak
Teolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinbilimci
Serkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutan, Başkaldıran
Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
Feodalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
Öz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
Öğütleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nasihat
Lot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutam
Sükûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.