Boklu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pis
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ezkaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla, Kazara, Kazayla, Rastgele
Paraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adimcik
Geçmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dün, Evvel, Geri, Mazi
Çapan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Postacı
Kuda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünür
Mantar Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantar
İstihsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Elde Etme; Üretim
Havale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Göndermek, Ismarlamak, Yollamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikbal, Gelecek
Oylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sese Koymak
Aşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilemek
Yergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Taşlama, Hicviye
Yükselme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terakki, Terfi
Şayeste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun
Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak
Çor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalık, Dert; Sığır Vebası
Pintilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
Ergonomik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, İşbilimsel, Elverişli, Kullanışlı
Tutu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rehin, İpotek
İntegral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümlev
Koyun Bakışlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Şaşkın
Talip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, İsteyen, İstemci
Farzımuhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmayacak Şey Ama Tutalım Ki
İnat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak Direme, Diretme, Direnim
İzin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, Mezuniyet, Müsaade, Onay, Ruhsat
Yandaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraftarlık
Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
Şuursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçsiz
Terbiye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek, Törpülemek
Kazanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Tokat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapalak, Sille, Şamar
Ceriha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yara
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.