Bir Örnek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yeknesak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rendelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaçlamak
Kâşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
Göç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret
Anında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Öğretici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Didaktik, Öğretmen
Sefir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi, Elçi
Palyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkisiz, Geçici, Örel
Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Nüsha, Skor, Nicelik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Abstreleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerretleştirme, Soyutlaştırma
Gümrüksüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak
Hemcinslik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türdeşlik
Feodalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derebeylik
Kerh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
Kayıtsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisizlik
Çolpa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksiz, Hünersiz, Acemi
Yürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Değişmek, Geçmek, Gezmek, Gitmek, Hareket Etmek, Hücum Etmek, İlerlemek, İşlemek, Kaplamak, Ölmek, Saldırmak
İcra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek, Yapmak
Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt
Akdem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önce
Vekillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Bakanlık, Vekâlet
Handan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Şen
Çare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Deva, İlaç, Merhem, Reçete, Tılsım, Çıkar Yol, Çözüm Yolu
Kıpkızıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Koyu
Cüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Bacaksız, Bücür, Civciv
Deha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öke, Dahilik, Ökelik
Seçmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müntehip, Saylavcı, Seçici
Katılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihak, İştirak
Kısır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Yararsız, Yoz
Zirai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımsal
Kısılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takabbuz
Yazıklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acınmak, Esef Etmek, Teessüf Etmek
Atıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.