Bilek Damarı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nabız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Eğen, İtaat Eden, Eslek
Muaheze Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Kınamak, Paylamak
Ağırkanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengen, Ağırcanlı
Hususen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle
Kabzımal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komisyoncu
Cılız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş
Temelden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten
Akın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Atak, Dere
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hamilelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
Sere Serpe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest
Üç Buçuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Üstünkörü
Tasdiksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaysız
Yoğun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesif, Sıkışık, Kalabalık, Dolu, Ağır, Çok, Derin, İri, Kaba, Kalın, Koyu, Sıkı, Şişman, Tombul
Teşrikimesai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emektaşlık, İş Birliği
Dekor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara
Tenhalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issızlık
Kâgir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taş Bina
Belki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel olarak, Olabilir Ki, Olsa Olsa, İhtimal, Tersine Olarak
Ehram kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpyak, Piramit
Ünsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samit, Sessiz
Elvermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmek, Uymak, Uygun Görmek, Kifayet Etmek
Mahfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
Musahabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mülakat, Söyleşi
Tutumsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsraf
Milletlerarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
Besili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz, Semirtilmiş
Selen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi, Haber, Ses
Hav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pamuk
Duygu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı His, İhtisas, Kalp, Ruh
Meridyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boylam
Ayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakiklik, Değer, Derece, Köklenme
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.