Beleşçi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bedavacı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Erik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı
Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
İhtiyarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
Sürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
Taş Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Gümrahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk
Tıpkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı, Tam, Tamamıyla, Tıpatıp, Özdeş, Ayrımsız, Tam Benzeri
Fıskiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevvare, Fışkırık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıt, Mukavele, Sözleşme, Kontrat, Nikâh
Hatıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
Hamilelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gebelik
Hipnoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapay Uyku
Çıtırbom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türedi
Yersiz Hareket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaf
Aşıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acele Etmek, Telesmek
Tatlılıkla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
Kaziye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önerme
Denizaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sualtı Kayık, Tahtelbahir
Yalvaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber
Dirimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelir, Sağlık
Sur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Duvar, Hasar, Talih, Uğur, Şans, Kale Duvarı
Celâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Öfke, Hiddet, Kızgınlık
Sallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak, Savsaklamak, Savurmak, Yellemek, Hareket Ettirmek, Baştan Savmak
Et Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Enayi, Kaba
Susığırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Anda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam
Kaçak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Firari
Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
Ocumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
Emsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Eş, Yaşıt, Eşit, Denk, Numune, Örnek
Eksperyans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
Arkasında Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.