Başörtülü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eşarplı, Örtülü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Taba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tütünrengi
Nüfuz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Geçmek, İşlemek, Sinmek
Erkeklik Organı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamış
Cibillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soy
Belginlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarahat
Pilleken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basamak
Tecrübî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneysel, Uygulamalı
İstismar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşletmek, Kullanmak, Sömürmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kasap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar
Daraba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kepenk
Dokunuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temas
Çapraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Düğme, Fermuar
Alkol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspirto
Meyve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâr, Semere, Sonuç, Ürün, Yemiş
Nazik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
Ali Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüksekokul
Posa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Tortu, Çökelti
Haberleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
Taravetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Taze
Mineral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden
Dayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
Rastlanmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksilmek
Almaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıcı
Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
Sismometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremölçer
Başüstüne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldu
Bunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Bunalım, Sıkıntı
Efendim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affedersiniz, Bağışlayın, Beli, Evet
Şavullamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Spontane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlık, Kendiliğinden
Aybaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âdet
Afif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.