Açar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Anahtar, Aperitif
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Difraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırılım
Fecaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Facia, Musibet
Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
Taammüden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Bile Bile, Tasarlayarak, Bilerek, İsteyerek
Mimarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimari
Doygunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiğna, Tatmin
Savuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek
Öğretmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoca, Muallim, Muallime
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Örf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Anane, Gelenek, Adet
Kayırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himmet, İltimas, Koltuk
Adap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Görgü, Usül, Yol Yordam, Töre
İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Mütemekkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşik
Kımıldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Kımıldamak
Ön Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
Zaptiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jandarma
Rozet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişan
Yığın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütle, Küme, Kitle, Sel, Tepe, Toplu, Birçok
Hafiflik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğnilik, Rahatlık
Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
Peşinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öndülcü
Vatoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kedibalığı
Çarpık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğri Büğrü, Kötü
Sızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Sıvışmak, Yayılmak
Animasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlandırma
Futa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peştamal
Tesis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
Pitoresk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
Hristiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsevi, Nasrani
Şunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Epey
İç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağırsak, Ciğer, Dahil, Karın, Kucak, Mide, Muhteva, Sine, Yürek
Farfara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aceleci, Boşboğaz, Çerenci, Gürültücü, Yaygaracı, Övüngen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.