Ayran Ağızlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boşboğaz, Geveze
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Toplanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
Parça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devam, Kesim, Kıta, Tane, Kısım
Aldanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılmak, Aldatılmak, Atlamak, Avunmak, Kanmak, Yutmak
Artist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı, Sanatkar
Höyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurgan, Tepe
Haddinden Fazla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Karıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Deşelemek, Deşmek, Dokunmak, Harmanlamak, İncelemek, Karmak, Katmak, Kurcalamak, Oynamak
Boran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Halta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasma
Basamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Evre, Kerte, Derece, Ayak, Gömlek, Hane, Kademe, Merhale, Pilleken
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Müstahkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem
Seans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturum, Gösterim
Yuf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
Sayımlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstatistik
Onursuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haysiyetsiz, Şerefsiz
Olası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Muhtemel
Nimet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Lütuf, İhsan, Erinç
Vapur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
Batma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulma, Gömülme, İnkıraz, Dağılma, Çöküş, Yok Olma, Son Bulma, Çökme
Tardetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak
Katışıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
Çayır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otlak, Mera
Zarf Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulaç, Belirteç Eylem
Dört Dörtlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlik, Mükemmel, Tam
Bağıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
Tümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Çıngar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Kavga
Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil
Ağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı File, Örgü, Şebeke, Tor, Tuzak
Burgaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Su Çevrisi, Girdap
Uyanık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Açık, Açıkgöz, Agâh, Ayık, Kurnaz, Tetik
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.