Alın kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ön Yüz, Karşı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Neve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torun
Gramatikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilbilgi
İşitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak
Ayrımsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aynı
Muhakeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargılama, İrdeleme, Kıyaslama, Uslamlama
Çekinmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzsüz
Bulunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut
Çekinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mürettiphane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizgiyeri
Fedakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özverili
Palan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Kitapça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Broşür
Çökmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
Tavsiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğütleme, Öneri, Öğüt, Salık
Dönüşüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahavvül; İnkılap
Tahaşşüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
Çağlayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
Ayça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilal, Alem
Klasikleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşme
Oluşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Teşkil
Edimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiili, Aktüel
Ses Seda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, Belirti, Haber, İz
Şetaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşe, Sevinç, Şenlik
Kilolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Şişman
Camız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda, Su Sığırı, Kömüş
Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
Elkızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Gelin, Kadın
Otlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaylak, Salmalık, Mera
Geçişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Görmek, Kılmak, Yapmak
Cihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
Marazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıksal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.