Alımcı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Tahsildar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Eliminasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleme
Vicahen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüne Karşı, Yüzlemece
Asabileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızma
Pekaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nadir, Ender
Aktarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devretmek, Aramak, Bellemek, Göçürmek, İletmek, Nakletmek, Tercüme Etmek, Transfer Etmek
Bağışlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Affetmek, Teberru Etmek, Hibe Etmek, Görevden Almak, Görevden Çekmek, Lütfetmek, Unutmak, Hoş Görmek, Bağışta Bulunmak
Denemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
Kısmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azaltmak, Büzmek, Ezmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dikkatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
Bası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tab
Eklektik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmeci
Önceki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Evvel, Evvelki, Sabık
Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
Sele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepet
Yurtlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskân
Bulaşmış Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak
Hadise kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olay, Vaka, Vukuat
Aranmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek
Tiksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, İğrenmek, Yermek
Sıcacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi, Sevimli
Pişe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zanaat
Vecize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş
Geniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Enli, Engin, Ferah, Çok, Gen, Koca, Rahat, Yaygın
Tel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
Surat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Sima, Somurtkanlık
Malkoç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıncılar Ocağının Başı
Kanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katil
Tansık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mucize, Şaşırtıcı, Doğaüstü Olgu
Olumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, İnkâr, Menfi
Sancımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Burulmak, Tutmak
Güre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen, Dinç, Korkak, Kuvvetli, Ürkek, Erke, Enerji, Yabani
Mahfuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış, Saklı, Korunaklı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.