Âdemiyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İnsanlık, Adamlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Üstyapı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst Dikili
Barışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevecen
Kurucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müessis
Singin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç, Sindirilebilen, Hazmı Kaabil
Diksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleme Biçimi
Seyahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Yolculuk
Feshetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağıtmak, Kapatmak, Kaldırmak, Bozmak, Lağvetmek
Bağıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nispet, Görelik, İzafet, İzafiyet, Bağlılık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mevzi, Yer, Yöre
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Göz Tutsağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Hapsi
Muaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
Koşuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa
Teneffüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı
İnanılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emniyetli, Muteber
Zatürre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
Abuhava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İklim
Şımarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erköyünleşmek
Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
Kopmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kurtulmak
Vira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
Toksin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağı
Güdüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
Beraat Kazandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Ertelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geciktirmek, Tehir, Atmak, Savsaklamak, Sonraya Saklamak
Sızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
Ulay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam
Görünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Başlamak, Benzemek, Gelmek, Göstermek, Gözükmek, Tezahür Etmek, Zahir Olmak, Mevcudiyetini İzhar Etmek
Uzuv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aza, Organ, Unsur, Üye
Aden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cennet
Başeser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyapıt, Şaheser
Donatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Sövmek, Süslemek, Teçhiz Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.