İktisatçı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ekonomist
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
Muhasara Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak
Başlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çivi
İmaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayır Evi
Bitkin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorgun, Halsiz, Bitap, Güçten Düşmüş, Harap, Tapsız, Turşu, Üzgün
Tedavülde Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Alengir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Fiyaka, Gösteriş, Hile, Tuzak
Nakletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cinsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşeylik
Olur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rıza, Muvafakat, Evet, Olabilir, Tamam, Yakşı
Temizce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arca
Japon Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Arınmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru
Hıyanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hainlik, İhanet, Suistimal, Vefasızlık, Aldatma, Kötücülük
Başgöz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirrnek, Birleştirmek
Kontrolcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Düşünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Demek, Kaygılanmak, Kurmak, Muhakeme Etmek, Paykamak, Tasarlamak, Tasalanmak
Kaynata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayınpeder
Zillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık
İthalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alım
Parıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Işıldamak, Parlamak, Yanmak, Yükselmek
Kulp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahane
Camış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Gözsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Bulunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adres
Yaklaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakın
Tebaalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Erzak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azık, Yiyecek
Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
Tepkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
Longplay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.