Öğütçü kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vaiz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hayâsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmazlık
Dehşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Yılgı, Olağanüstü, Ürküntü, Yılın
Arabozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneci, Münafık, Müzevir
Konut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
Taşınabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınır
Lağa Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek
Sahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçek, Gerçekten, Doğru
Tornistan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersyüz Etme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Oturma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar
Gülmeceli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mizahi
Tasnif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınıflama, Ayırma, Bölümleme, Ayrılama
Hareketlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinme
Denizçakısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
Gök Kubbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök
Japon Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
Armağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hediye, Mükâfat, Ödül, Bağış, İhsan, Yadigâr
Zahir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünen, Açık, Belli, Elbette, Görünüş, Şüphesiz, Kuşkusuz, Meğer, Dış Yüz, Yardımcı, Arka, Destekleyen
Salavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salat
Linet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İshal
Palamar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoma
Ummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
Küçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak, Mini, Balaca, Mikro, Değersiz, Önemsiz, Bayağı, Enik, Ivır Zıvır
Esirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Esaret
Şehriyâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümdar, Padişah
Yermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
Sansüalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyumcu
İşitilmedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade
Değersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık
Prospektüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarife, Tanıtmalık
Pafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yivaçar, Yivleç, Leke
Dildar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
Buzçözer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defroster
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.