Çetene kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kenevir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Utangaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahcup, Sıkılgan, Tor
Şapşal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Budala, Özensiz
Bulunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut
Yalnızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Salt, Sırf, Tek, Yalnız
Baldırı Çıplak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşsiz, Serseri, Şirret
Gebeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Sersem
Absorbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğurmak, Emmek
Menetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan Etmek, Yasaklamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Bilgin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilimci
Münhezim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Bloke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak
Avare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serseri, Aylak, Başıboş, İşsiz, işsiz Güçsüz
Bihaber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Habersiz, Bilgisiz
Devirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Yıkmak, İçmek, Yuvarlamak
Körlemeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilmeden
Üçgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müselles, Üçbucak
Komünikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, İletişim, Rabıta, Ünsiyet, Haberleşme
Uyuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalmak, Mürgülemek
Sislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak
Terminolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terimbilimsel
Öte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
Evvelki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceki, Sabık
Gerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap, Lazım, Lüzum, Lüzumlu
Ufo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçan Teğre
Ahbaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
Tevazu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllülük, Gösterişsizlik
Tesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme
Alelacele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Çarçabuk, İvedilikle
Yöresel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
Bunamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hariflemek
Şilte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşekçe
Zenginleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkınmak, Palazlanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.