Çakmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çıt Yok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Sakin
Anarşizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşacılık
Umma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ümit
Paha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Eder, Fiyat, Karşılık, Kıymet
Canavar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dev, Ejderha, Kurt
Alegori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
Aleniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
Vıyıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vınlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Teferruat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
Polo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevgen
Memnuiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak
Paravan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Perde
Çaker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cariye, Köle, Kul
Yekten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Durup Dururken, Birdenbire, Derhal
Raportör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirgeci
Yüzden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstten, Sathi
Peki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evet, Pekâlâ, Tamam, Yakşı
Tıraşlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazımak, Yontmak
Kızmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Gazaplanmak, Hiddetlenmek, Öfkelenmek, Sinirlenmek
Argo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozdil
Göçkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçebe
Ipıssız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Issız
Bibi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hala
Palyaço kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek
Cingöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Uyanık, Hiç Aldatılamayan
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
İspatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspat Etmek, Kanıtlamak
Göstermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Benzemek, Çıkarmak, İşaret Etmek, Tayin Etmek
Müteradif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamdaş, Sinonim, Eş Anlamlı
Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak
Yanıkara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakabarcık, Şarbon
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.