Düşürmek, indirmek.
Online İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü
Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükümeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde yönetimi devirme işi.
Üniversite reformu öncesinde İstanbul Üniversitesinin eski adı.
İnsan zekasının, insan kişiliğinin erişebileceği en yüksek düzey. Dâhilik.
Bir devlet veya bir kurul adına bir işi sonuçlandırmak üzere gönderilen kişi, murahhas, elçi. Yetkili. Temsilci.
Yetkili bir kimsenin bir konuda yayın organlarına yaptığı açıklama, beyanat.
Halkın egemenliği temeline dayanan yönetim biçimi, el erki, demokratlık.
Bir tarikata girmiş, onun yasa ve törelerine bağlı kimse.
Para değerinin, altın ve yabancı bir paraya göre, düşürülmesi.
Siyasal iktidarın örgütlenmesi ve belirlenmesi ile ilgili kuralların tümü.
Bir kurumun ya ad toplumsal sistemi genellikle zor kullanarak yıkıp, yerine eskisinden farklı bir kurum ya da toplumsal sistem oluşturma.
Büyün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse. Zorba.
Bir başkasına o anda söyleyerek yazdırma, yazdırım.
Beyin, bilinç, zihin.
Milletlerarası ilişkileri düzenleyen antlaşmalar bütünü, yabancı bir ülkede ve milletlerarası toplantılarda ülkesini temsil etme işi ve sanatı.
Milletlerarası konularda ülkesini temsil etmekle görevlendirilen kimse.
Yönerge.
3,25 gram gelen bir ağırlık ölçüsü, okkanın 400'de biri.
Geçici bir zaman içinde de olsa doygunluk elde etmek ya da gerginlikten kurtulmak için bir davranış yolu izlemede gösterilen direnç.
Belli bir konuda ileri sürülen bir görüşün sorgulanamaz, tartışılamaz gerçek olarak kabul edilmesi.