1- Savaşta olağanüstü gayretler göstererek düşmanı yenen komutanlara veya şehitlere devlet tarafından verilen onur unvanı.
2- Bir savaşa katılıp, savaştan sağ olarak dönen kimse.
Online İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Terimleri Sözlüğü
Atı tımar etmekte kullanılan kıldan kese.
Atı yönlendirmek için ağzına takılan demir araç.
Yasa ve yönetmenliklerin uygulanmasında yol göstermek, herhangi bir konuda aydınlatmak, dikkat çekmek üzere ilgililere gönderilen yazı, tamim, sirküler.
Kara ve hava kuvvetlerinde albaylıktan sonra gelen ve mareşalliğe kadar olan yüksek rütbeli subaylara verilen genel ad.
Yönetme işi, idare.
Mutluluk.
Güvenme duygusu, itimat.
Kötü, alçak, soysuz.
Hizmet eden, hizmet edici.
Egemenlik.
1. Hz. Muhammed'in vekili olarak Müslümanların imamlığını ve din koruyuculuğunu yapmakla görevli kimse.
2. Hükümdar.
3. Osmanlı padişahlarının kullandıkları unvanlardan biri.
Halkın türlü siyasi ve toplumsal sorunlar karşısında olumlu veya olumsuz görüşünü belirlemek için başvurulan oylama, plebisit, referandum.
Hükümdar, devlet büyüğü vb. bir kişiye dayanan soy, büyük aile.
Yakıcı, sıcak, kızgın.
Savaşla ilgili işler.
Osmanlı Devleti'nde millî savunma bakanı.
Osmanlı Devleti'nde Millî Savunma Bakanlığı.
Dış, dıştan, dış dünya İle ilgili.
Türk Silahlı Kuvvetleri'ne subay yetiştiren yüksekokul, harbiye.