Çözeltiyi oluşturan sıvı madde.Örnek:Tuzlu suyun çözücüsü su.
Online Fen Bilimleri Terimleri Sözlüğü
Çözelti içindeki madde.Örnek:Tuzlu suyun çözüneni tuz.
Bir maddenin bir sıvı içinde çözünebilme özelliği.
İç yüzü (çukur yüzü) parlak olan küresel ayna.
Çürümüş, kokuşmuş besinler üzerinde yaşayan bakteri çeşidi.
Bazı canlıların,bitki ve hayvan atıklarını ayrıştırarak beslenmesi
Genellikle mikroorganizmaların etkisiyle kimyasal değişikliğe uğrayarak bozulup dağılmak.
Bakteri hücre duvarlarının polipeptidlerinde bulunan, proteinlerde bulunmayan amino asit.
Bir çemberin içinde kalan düzlem parçası.
Omurgalı hayvanlarda lenfositlerin farklılaştığı ve alyuvarların parçalandığı, kan damarlarının bol olduğu lenfoid organlardan biri.
Bir levhanın diğerinin altına daldığı levha sınırı.
Canlıya verilecek sıvı maddenin iğne yardımı ile damar içine akıtılarak kan yoluyla vücuda iletilmesi.
Atardamar iç yüzeyinde yaşlanma,yıpranma,kireçlenme nedeniyle ortaya çıkan kan dolaşımı güçlüğü ve kan basıncının artması hastalığı.
Göz yuvarındaki sert tabaka ile ağ tabaka arasında yer alan, kılcal kan damarlarının yayıldığı siyah renkli tabakadır.
Bir sıvıyı kaynatıp buharlaştırdıktan sonra oluşan buharı yoğunlaştırarak farklı bir kapta yeniden sıvı olarak elde etme yani saflaştırılması işlemi. Tuzlu su damıtılırsa tuz ve su birbirinden ayrılır.
Sarkıt ve dikitlerin birleşmesiyle oluşan kalkerli yapı.
Vuruş, çarpış.
Bir süre öncesine kadar böcek öldürücü olarak kullanılan fakat çevreye zararlı olduğu için günümüzde kullanımı yasaklanan kimyasal madde.
Bir molekülden amino grubunun çıkarılması işlemi.
Biçimi, kalıbı bozulmuş.