lazyyy fenaa deil... 2006-12-16
Sen Kurşunlar Ve Martılar
Kara deliğidir gönlüm
senin
yasak şarkıların
kurşunların ve martıların
zifiri karanlık gecelerde
her an büyüyen
avuçlarımda beyaz ölüm
merhamet dileniyorum
senden....
****
sen misin yoksa hayalin mi
kapımı çalan
gözlerimi açınca hepsi yalan
bir tek Sen gönlümde baki kalan
HAŞİM ASLAN
ingilizce öğretmeni- şanlıurfa
KARMA ŞİİRLER Şiirleri
Yazılan son 3 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 3 yorum yazılmış.
Benzer KARMA ŞİİRLER Şiirleri:
Bir hikaye ile başlamış rüya
Hikayenin sonu uzanırmış mutsuzluğa
"Beni unutma" yazılıymış sayfalarında
Ölse de kıymetli unutamamış da
Kendi kendine demiş ki
"HAYAT DİRİ KALANLAR YAŞAR BELKİ"
ÜLKÜ GÜLEÇ
KARMA ŞİİRLER
Giremezdim zaten senin cennetine
Gunahkar bi adam olmasamda
Hakedecek bi girisimim olmadi
Izlemekle yetindim hep, izlemekle
Harcadigim dakikalar hep omrumden
Beklemek ise bi zaman yolculuguydu
Bu devrin en buyuk zaman yolcusuyum
Senin gibi olamadim
Degistirecek kudrete sahip degildim
Orumcek agindaki sinek gibi
Sadece bekledim
Yine senden bekledim, yine
Gelmeni bekledim
Korkak bi adamim gitmeye cesaretim yoktu
Bekledim
En buyuk zaman yolcusu benim
Isimsiz kadin sen kimsin
Seni hic haketmedim uzgunum
Bi savasci olmak yerine oturdum hep
Uzgunum
Ya en buyuk zaman yolcusu olarak kalicam
Ya da kaderimi degistirecek kudreti ariyacam
Ne zaman olur nasil olur bilmiyorum
O zamana kadar bekliyor olacagim
Hakan Yaşar
KARMA ŞİİRLER
‘’Yalnızlık işte dedim.
Yok, dedi, sevme arzusu.
Bir tek ölüler yalnızdır.
Bir daha ürperdim. Gülümsedi.’’ (Alıntı)
Geniş açılı bir pencerede savrulan yemleri yorgun kuşların belki de türkü yakmaya gebe bir günün ilk saatleri.
Noksan olan nice şey var ve nice insan tüylerimi ürperten gerçeklerin sırtını sıvazladığım akabinde bir avazda doğan öfke gibi kontrolümü kaybetmeden önce gözümü sakındığım ya da alamadığım alaca coşkusu yüreğin.
Bir yakarışın açılımı olsa olsa
Düş kırıntılarında saklı nidaların solduğu
Yaza dair bir günce
Pembe bulutun efkârı
Başımı yasladığım her hece.
Bir es verirken yazmaya durmadan önce
Şiirsel uzamında ömrün
Savruk bir rüzgârdan alıp da hırsımı
Çalakalem yaşamak neymiş gördüğüm
O miladın da öncüsü iken
Kalemin tefriş ettiği ilk gece.
Yontulmuş bir mevsimin nüvesi adeta
Bağdaş kuran efkârın çatısında
Uçuşan buz mavisi gözleri gönlümün
Aralıksız sevip yaralandığım
Bir düşün de bekçisi elbet
Diri kalmakla dinginliği
Aynı kefeye koyan gözyaşı.
Savrulan hazanın ön sözüydü Ağustos güneşi
Vasıfsız izleklerde terennüm eden
Dolgun ve yorgun renkler
Elbet bir ilhama nail olacak kadar
Aşkı karışlayan
Aşkı yanlış yerlerde arayan şiirlerin
Türküsü.
Olsa olsa bir veda ç/ağrısı
Hükmeden ve hükmedilen
Nesirde saklı gizem
Ölümle örtüşen
O gaipten gelen coşku
Ve mavi yakalı insanlar beyaza düşman
Kimi zaman kindar bir lisan.
Sevginin dahi erişemediği o Kaf Dağı
Öğretileri kundaklayıp da
Ölümcül hicvini şerh düşen
Yandan çarklı rüyalar
Hele ki aşk yok mu aşk?
Elbet insanı kepaze eden
Tam da sevecekken kendini
Tarumar olan bir bellek ve benlik
Su küresinde ömrün
Kayıp geçen hece hece.
Yalnızlığın da cuntası
Katmerli gözyaşı
Yağmur duasına çıkmışken
Kulaklarımdaki şarkı
Bir de maviden bir örtü
Düş perdesini gizleyen
Derin bir tevazu
Sessizliğin de yoldaşı iken bunca coşku
Gittiğimiz yere kadar da gideceğiz, bayım.
GÜLÜM ÇAMLISOY
KARMA ŞİİRLER