Eğitim Sitesi

Şehit Ve Annesi Şiiri

Şehit Ve Annesi

Anne!

Tatlı rüyalar anneciğim…

Bu sabah uyandığında

“Bir rüya gördüm!” diyeceksin

“Rüyamda oğlumu gördüm!

Aslanımı, ciğerparemi,

yavrumu gördüm!”



ahh, canım annem!

Ne güzel okşardın saçlarımı…

Yanaklarıma sıcacık öpücükler kondururdun

Canımla beraber acırdı canın,

Sanki, ellerinde atardı yüreğim.

Ben hasta olsam senin için yanardı,

Üzüldüğümde yüreğin kanardı da

Belli etmemeye çalışırdın

Ama, hep o gizli gözyaşların

Ele verirdi seni…

Onu da ben belli etmezdim.



Anacığım!

Dilimde türkü gibiydin

Yanık mısralarım vardı senden yana

Adını andığımda yüreğim bir başka yanardı

Ana.

Senin yandığın gibi hani;

Adımı andığın zamanlarda…



Sen benim en temiz yanımdın,

Taze baharım gibiydin ana!

Seninle açardı güllerim,

Seninle yeşerirdi yollarım,

Sensiz ötmezdi bülbüller

Sensiz kokmazdı karanfiller

Senin olmadığın yerde

Her yanımı örümcekler sarardı benim

Senin tılsımlı nefesin beni canlandırırdı

Arınırdım, ak pak olurdu her yanım;

Senin elinin değdiği yerde…

Canım anam!

Gözümün nuru, gönlümün baharı anam!

Cennetler saklıydı senin ayaklarının altında…

İşte, ben gördüm o cenneti ana!



Kim getirdi sana o kara haberi bilmem!

Kim dedi “oğlun öldü!” diye

Ben ölmedim ki ana!

Bilmez mi o kara haberciler

Şehitler ölmezler!



Ben ölmedim ana!

Aha, yanı başındayım

Sen şimdi tatlı tatlı uyusan da

Ben hep geleceğim.

Sana dokunamadan,

Ellerini öpemeden,

Başımı dizine,

Yanaklarımı yanaklarına koyamadan

Sıcacık bir nefes bırakacağım yanı başına;

Beni her andığında…

Hadi, kaldır başını!

Soranlara “Ölmedi benim oğlum!” de,

Gerçi anacığım, eller bu sırrı bilmezler;

Şehitler ölmezler!



Sakın bir daha ağlama olur mu!

Sakın yüreğini dağlama!

Aman ha anam!

Sakın bir daha karalar bağlama!

Sen bir şehit anasısın…

Hani, hatırladın mı?

Beni uğurlarken evin kapısında

“Güle güle git oğul,

seni ben vatana kurban adadım

ya şehit, ya gazi ol!” demiştin…

bak yine sözünü tuttum senin

vatana siper oldu bedenim!



Kör kurşun yüreğime saplandığında,

Önce “Allah!” dedim

Sonra, adını andım ana!

Bir görmeliydin beni o anda,

Senin oğlun olduğumu bildi herkes,

“Öyle ananın böyle oğlu olur!” dediler

bedenimi yıkamadan toprağa verdiler…

hani, sen bilirsin ya anacığım,

Şehitler ölmezler!

Kurban olurum anam

Ağlama!

Yüreğini dağlama!

Sakın ha gözümün nuru

Karalar bağlama!

Yakışmaz sana karalar bağlamak,

Yakışmaz bir şehidin anasına ağlamak!



Yarın günlerden yirmibir ocak

Benim doğum günümdü hani…

Biliyorum, yine koşarak geleceksin yanıma

Fatihalar, Yasin-i Şerifler okuyacaksın

Ruhuma.

Senin de başında bembeyaz bir örtü olsun,

olur mu ana?

Mezar taşımın üstündeki kar kadar beyaz…

Ey benim güzel anam!

Yarın, başucumda otur biraz…

Turan AKBULUT Şiirleri

  

Hanım SARIKAYA yüreğinize sağlk hocam çook mükemmel bi şiir diksiyon sınavnda okcm inş... 2012-03-03

kevser ben belirli gün ve haftalar hakkında şiir istiyorum
2008-09-13

mustafa siir lerin harika devamını dilerim mukemmel siirlerin war inş bidahaki cıkartıklarınıda okurum 2007-03-08

cansu herkes şiir yazamaz şiir yazmak yürek işidir ancak yüregi temiz,sizin gibi merhametli,yaptıklarınız gibi. bunları şiire döktügünüz insanlara yüreğinizi açtığınız için teşekkürler başarılar 2006-12-12

sefa kaya ben 9-f sınıfından sefa kaya bu şiirlerinizi internettede okuyunca çok mutlu oldum sebebi ise biz zaten derslerde sizin şiirlerinizi dinleme imkanı buluyoruz ama diğer şiir sevenlerde bu şekilde şiirlerinizi okumaları çok güzel............. 2006-01-17

suheyla Duygulandım,ağlamaklı oldum,sanki yaşadım yazılanları,bana bu duyguları yaşattığınız için çok TEŞEKKÜRLER..... 2005-12-05

ayça_elif siirleriniz çok güzel çok begeniyorum işallah devamıda olur........ 2005-11-21

İlayda Sanki yaşamışcasına, gerçekçi bir şekilde yazmışsınız. Çok içten şiirler yazdığınızı düşünüyorum. Devamını bekliyoruz... 2005-04-19

Yazılan son 8 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 8 yorum yazılmış.

Benzer Turan AKBULUT Şiirleri:

Pişmanım

Küçücük ve sessiz odamda oturmaktayım,

Gözlerimle – keyifsiz – resmine dalmaktayım.

Bir anlık öfkenin ateşi var yüreğimde

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Hiçbir teselli çare değil derdime benim,

Baktığım her yerde sanki seni görmekteyim,

Sevdanın sancısıyla şimdi kıvranmaktayım!

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Yok, seni bu kadar sevdiğimi bilmiyordum,

Dargınlıkla öfkemi örterim sanıyordum.

Şimdi, dargınlığın ateşiyle yanmaktayım…

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Böylesi bir ateşi daha evvel görmedim.

İnan, ben senin kadar hiç kimseyi sevmedim.

Şimdi, pişmanlık denizinde çırpınmaktayım…

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Bilmiyorum, sana haksızlık mı yapıyorum?

Ama ne olur anla! Seni çok seviyorum

Şu an, gururumun önünde savrulmaktayım…

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



İçimden ne konuşmak, ne de gülmek geçiyor,

Yüreğim her geçen gün hasretinle eriyor.

Yaralı kalbimi resminle avutmaktayım…

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Bilmem, o temiz yüreğinden neler geçiyor,

Ah! Sanki gözyaşların ciğerime damlıyor!

Her bir damlayı yudum yudum toplamaktayım

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!



Yumuşacık sesini bir kez duyayım yeter,

Göz bebeğim, hasretin bana ölümden beter!

Ararsın diye haberini kollamaktayım...

Ah! Seni düşüne düşüne ağlamaktayım!

Turan AKBULUT

Feryat

Yüreğimde aşılmadık nice yüksek dağlar var

Her bir dağın zirvesinden dertler çığ olur akar!



Aşsam desem aşılmaz, kaçmak istesem kaçılmaz!

Bendeki bu dertli yürek, hiç kimseye açılmaz!



Gün olur, meltem eser o dağların eteğinden,

Gün olur, kasırgalar bastırır gelir zirveden



Akar gün olurda sular, alır beni götürür!

Bu dertli yürek korkarım bir gün beni öldürür



Her ne desem fayda yok, ah ne söylesem dinlemez.

Derdi olmasa yüreğimin, elbet böyle inlemez…



Yıllardır ararım da; derdime ortak bulamam…

Bende bu yürek varken; bu dertlerden kurtulamam.



İçimdeki yalnızlık bastırır da isyanımı

Hiç kimseye duyuramam, bu sessiz feryadımı!



Allah’ım, ne gün bitecek içimdeki yalnızlık?

Dindir acımı- razıyım, olsa bile bir anlık-



Ya Rab! Bir dost ver bana, halimi anlayan…

Hâldaş olup hâllerime, dertlerime ağlayan…



Anlatamaz derdimi dil, hiçbir gönül anlamaz

Kalemler yazmaz inan, kelimeler anlatamaz…



Artık sustu dilim, gayri derdimi yazmaz kalem,

Bundan öte ben susayım; siz anlayın vesselam…

Turan AKBULUT

Efkarlı Öykü

Gözlerinde toplanmış hayatın buğusu

Dudaklarında sitemler,

Yüreğin, yaralı bir kuş gibi

Kanat çırpar kafeslerde.

Hürriyet nameleri şakır dilin

Ellerin tutunacak dal arar,

Sırtında hayatın en ağır yükü

Bu seninki, çok efkârlı bir öykü…



Bir yudum sevgi alsan eline,

Kana kana içer susuz yüreğin,

Başını koyacak şefkatli bir omuz,

Sığınacak bir gölgedir dileğin.

Kucağında büyütmüşsün ızdırap çocuğunu

Daha ilkbaharında fidanken

Rüzgâra vermişsin tomurcuğunu…



Bakışların ufukları delecek,

Sitemin doruklarda geziyor

Damla damla suluyorsun gülleri

Unutmak ister gibi yaşanmamış dünleri.

Çığlığın kuyuların en dibinden geliyor…

Dizlerin çırpınmaktan delinmiş

Meğer bu vefasız hayatın

Tüm dertleri seninmiş…



Sır dolu bir sandığa dönmüş yüreğin,

İçinde fırtınalar koparır umman.

İndirmiş yelkenleri gözlerinde gemiler,

Dudakların feryatları fısıldar…

Yolların dikenlere bezenmiş,

Ayakların dolaşır serseri çalılara

Dur ey güzel yüzlü ceylan

Çıkma bu çetrefilli yollara…



Yıllardır sığındığın sükût limanlar

Şimdi dalga dalga vurur sahile,

Seni yaşamaz artık mısralar

Anlatmaksa nafile…

Çöz artık birer birer atılmış düğümleri

Yakana yapışan ellerden kurtul!

Sen, sen ey dalgalı deniz

Gel bu sakin limanda durul…



Eğer bir parça huzursa aradığın,

Şefkatli bir kucakta kaybolmak istiyorsan…

Vefalı bir omuzda uyumaksa dileğin,

Sıcak bir dokunuşa hasretse ellerin

Artık bu karanlık düşlerden uyan…

Gönlündeki buzları sevginle erit,

Bu karanlık geceyi aşkınla dirilt.

Turan AKBULUT

Şehit Ve Annesi Şiiri