Ozan Deniz Sarıtop Şiirleri
Rivayet
Ahir zaman mektebinde
Şiir üzen kadın gözleri
Yosun tutmuş...
Ozan Deniz Sarıtop
____________
Tir
İnsan korkuların mayasında
Siyah bir yalnızlıktır...
Ozan Deniz Sarıtop
____________
( ... )
Dört mevsim
Ölüm haberleri savrulur radyolardan her saat başı
Sokak lâmbaları amansız bir bekleyiş içinde
Alacakaranlığını kesiyor şehrin
Bense hayali bir tren istasyonunda
Kayıp gölgesini besliyorum doğmamış güneşin
Ve köprüler kuruyorum
Sınırların gönül bağından kopuk
Hürriyete açılan vagonlar kapısına...
Ozan Deniz Sarıtop
____________
SEVİLEN ŞİİRLER Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Yeşilay
düşmanlar içinde
içki en korkunnç düşman
bin dokuzyüz yirmide
yeşilay derneği ile
kurmuştur mashar osman
zehir tence öldürür
içkiler yavaş yavaş
kimi zehir öldürür
kimi gözden döker yaş
sofranda tek içkiye
yer ayırma arkadaş
yazar
M.NECATİ ÖNGAY
SEVİLEN ŞİİRLER
Mona Roza
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller, ak güller
Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar
Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
Açma pencereni perdeleri çek...
Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli oluyor bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin ellerin ve parmakların
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir söndü lambalar
Uyu da turnalar girsin rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine
Akşamları gelir incir kuşları
Ki ben Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar su kenarında
Ki ben Mona Roza bulurum seni
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev alev sardı her tarafımı
Artık inan bana muhacir kızı
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Bir gün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Altın bilezikler o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki kapalı gece ve güne
Altın bilezikler o kokulu ten
Mona Roza siyah güller, ak güller
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Aaahhh! senin yüzünden kana batacak!
Mona Roza siyah güller, ak güller
Sezai Karakoç
SEVİLEN ŞİİRLER
Kuşun Hikâyesi
Evin önünde hark vardı,
Harkın önünde alçacık köprü,
Köprünün üstündeki çocuklar
Hayalet gibi bir kuş gördü.
Eğilip baktık tahtalar arasından
Uzaklardan gelme bir garip kuş.
Kuzgun gibi,balıkcıl gibi birşey,
Köprünün altına yorğun düşmüş.
Kutupların,denizlerin,romanların,
Sihrini taşıyordu.
Biz ona bakıyorduk, o bize
Korkusuyla karanlık ormanların.
Kimimiz deynekle dürte dürte...
Kimimizde kaynar su döktük,
İşedik bir güzelce üstüne,
Garip kuşu öldürdük.
Yaralı bir gemi gibi yüze yüze
Köprünün dışına çıktı.
Vura vura eğlendik,
Attık birbirimize.
Uzaklardan gelme garip kuş
Mürekkep rengi gözlerinle
Artık dünyamızı göremezsin!
Bağrışmamız gitmez kulaklarına,
Yaprakların arasında güneşe karşı
Çiftleşemezsin.
Dişiysen yumurtlayamazsında!
Böyle deyip kuşun dört yanında
Akşama kadar hora teptik
İnsan olduğumuzu iyice
Garip kuşa öğrettik
Cahit KÜLEBİ
SEVİLEN ŞİİRLER