Kara Dünya
"Gökyüzünün başka rengi de varmış"
Bana ne?
Çöp kovası devrilmiş sokağın sonunda
İçinde bir kedi ağzında kılçık
Dışında torbasını dolduran bir kadın
Mücadele ediyor bir köpekle
Çıkmıyor sesi,
Belli ki boşa tüketmeyecek
Çocuklara ayırdığı nefesini.
Kapkara gözlerinden akan
Kapkara yaşlar
Derin izler bırakmış yanağında
İçine dünyalar sığan.
Sığamamış mesut insanların dünyasına
Hatta hiç dalmamış mutluluk hülyasına
Kızgın değil, kırgın değil,dargın değil
Duyguları körelmiş zamanla
Gözlerinin sönmüş ışığı
Karaymış dünyası,kapkaraymış dünya.
Dünyanın başka rengi de varmış!
Bana ne?
Åşık SEYHANĪ
Âşık SEYHANÎ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Farkında Mısın?
Zamanının kaçındasın, neyin başındasın?
Hayâllerin mi, gerçeğin mi telaşındasın?
Umarım ki fark edilmeyenin farkındasın,
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Hayatımıza iki meçhul bağ örülür,
Biri yanlışa sürükler, biri doğruya götürür.
Hangi yoldan gidilirse gidilsin, görülür:
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Umduğun aşa, ummadığın başa gelince,
Akıl başa gelip akla karayı seçince,
Anandan emdiğin süt burnundan gelince,
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
İnsan evladı kendini tanır, hakkı tanır,
Haksızlıkta, zulümlerde kendinden utanır,
Her damla gözyaşında, kanda sonuca varır:
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Seyhanî söyler, ister kulak as, ister asma,
Güzeli görmezsen bile güzele kin kusma!
Aslını bil, doğruyu bul, yanlışlara susma!
Bil ki: saat işler, zaman geçer, ömür biter!
Kaçınılmaz misafir kapına vurduğunda,
Bülbül susmağa, karga ötmeğe durduğunda,
Eller dizlere, kazma toprağa vurduğunda,
Bil ki: saat durur, zaman durur, ömür biter!
Âşık SEYHANÎ
Serzeniş
Söyle bana hilâlim, neden gülmezsin bana?
Neden aydınlatmazlar önümü, o yıldızlar?
Hiç mi kıymetim yok yanınızda, söyle bana,
Neden gülerler önümden geçerken o kızlar?
Seni şahit tuttum hep, sokaklarda gezerken,
Bir de başıboş köpeklerle o baykuşları.
Kaybolduğunda birden, ben çamura düşerken
Duymadın mı ha, o isyan dolu haykırışları?
Ne yüzüme bakan var ne de elimden tutan,
Zaten kimsecikler yok çamurlu sokaklarda
Bense bir âşık; yüreği yanan, göze batan,
Ağlarım sessizce, o gülerken konaklarda.
Geldi nihayet yanıma dostlar, sarmaş dolaş
Önce iğrenen bir bakış, ardından küfürler...
Kahkahalar atarak gittiler yavaş yavaş,
Baksana hilâlim onlar ne kadar da hürler!
Seyhani'nin dostu çok; köpekler, baykuşlar..
Kadere dua okur, yalnızlıkla karanlık,
Gönül sayfamı yırtan insan beyinli kuşlar,
Uçsalar da sonsuza ufukları karanlık.
Âşık SEYHANÎ
Ölüm
Ölüm, bütün korkuların membağı,
Ölümdür elbet hayatın son bağı.
Onunla zayi olur dünya emek,
Gelirse fayda vermez ah vah demek.
İnsan, hayvan ama her şey korkar ondan,
Her yol ona çıkar, çıkılmaz yoldan.
Hâl hatır sormaz, kimseden de korkmaz,
Ölmeden evvel ölür Allah’tan korkmaz.
Hayallerin zirvesine bak, o var
Gerçeklerin evvelinde yine o var.
Ne yer dinler ne de yâr alır canı,
Düğün dernek olur bel ölüm anı.
Ne yâr kalır düşte ne can kalır tende,
Herkes anda aciz, hep ona bende.
İyilere dost, kötülere düşman,
Doğru, dürüst, iyi ol; olma pişman.
Seyhanî söyler korksa da hakkı
Korkmak istemeyen tanısın Hakk’ı.
Âşık SEYHANÎ