Hasretimin Kaçıncı Goncası
Bilmem bu sevda hasretimin kaçıncı goncası
Gül dalı olmaya razı iken bitmedi bekleyişler
Bitmedi hasret hep bir yol arayışı özlemler
Bana bugün sabır bana yokluğunda her şey ağır
Yıkılırken tüm engeller dilim düğümlenir
Kelimeler heceleri kovalar yüreğim dağlanır
Bir uyanış bir diriliştir bu gönül sana bağlanır
Gönül yanar özleminle gözbebeklerinde kar çiçeğiyle
Ay ışığı saçarken bembeyaz düşlerle gönüllere
Yüzümüzde anıların silinmez hatırası
Bakarken sana yani gönül direncime
Bilirim yanmak bana düşer ölmek bana sen üzülme
SİNAN BAYRAM
Sinan BAYRAM Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Hüznün İnce Teli
Kelebeğin dili tırtılın mutluluk dansı
Bedenim bir gün toprağa dönecek
Ki ben senden hiç gitmemişim sevgili
Aşk ayrılık konusunda biraz cahil
Katıksız seveni gördüm yüreği erimiş
Harmanım bir acayip seninle bensiz
Hüznün ince telinden müebbet yer gönül
Aşk eceli tanımamış ayrılık ne ki
Kuşlar uçmuş kağıtlar yırtılmış mürekkepsiz
Bizim bir duamız nar tanesi nar rengi
Sarmaşık düşü yol girdap içine çekiyor
Kalbimiz aşkın sığınağı hüzne bulaşır
Öyle bir sevda ki bu güle boyanır
Haykırdım bu aşkı sevgili melekler çaldı
Şiirler yazdım sen kokulu hüzün seli
Bulutlar ağladı sen yağdın üzerime
Kalbimin ritmini zorlayan gözlerin var
Senden önce her şey kuru zayıf umutsuz
Tırtıl idim seninle kelebek oldum ben
Şimdi şiir nedir senden başka okunası
Pervaneyim ay güneşe karışmış dua
Seni gönlüme verdim geriye bir aşk kaldı
Sinan Bayram
Sinan BAYRAM
Zindansız Bir Gül Seyri
Sen hiç gül gördün mü
Gördüysen anlatır mısın bana
Kusura bakma ben hiç gül görmedim
Bir tek işkence gördüm ölümler içinde
Umut ektim yeşerir diye gökyüzüne
Lakin bir toprak bulup gül ekemedim
Boğuldum hep suskun betonlar içinde
Umut gökyüzünde kaldı ben yeryüzünde
Şimdi kardeşliğin türküsünü söyler misin bana
Şafaklar doğsun diye gül mevsiminde
Bakma hüzünlendiğime sen türkünü söyle
Bırak gözlerimi gözyaşına doysun bugün
Kalbim zulümlere uğramış geceler içinde
Gün gitmiş gelmemiş ben düşmüşüm bir kabire
Şimdi sen anlatmasan ben nerden bilirim gülü
Yoksa toprağımda mı yeşerecek gül hasreti söyle
Uçurum içinde tutsak bir firarda kalbim şimdi
Akan nehir asiliğiyle vurur sürgünlüğümü
Sevdam bir soluk nefese muhtaç hasretle
Bin parçaya böldü suskunluğun hüznümü
Anlatmaz mısın bana şafakları umutları söyle
Konuş suskunluğun boğmasın beni böyle
Suskunluk eskiyen prangaların bağrında kaldı
Şimdi acıda olsa sök kalbini arındır sözlerden
Beni yabancı bırakma şafaklara ey can
Sen zindanları okuyamazsın kendi dilinle
Bak ben senin dilinle öğreniyorum uyanmayı
Bırak ta senin gözlerinle kucaklayayım şafakları
Ya da susma anlat gül nedir şafak nedir
Bilinmezliğim yırtsın artık tüm engelleri
Gül kokusu uyandırsın beni ansızın
Bir gün hür olayım zindansız bir gül seyrinde
Sinan Bayram
Sinan BAYRAM
Seni Beni Anlatır
Seni beni anlatır elif
Belki de yalnızca seni
Bir ezgi bu biz sere serpe
Gökyüzün de uçan ruhum
Mutsuzluktan binlerce adım öte de
Seni beni anlatır elif
Aşkın asaleti tesadüf değil
Neşesine seninle her şey
Yine seviyorum seni
Daha sonrakiler gibi
Seni beni anlatır elif
Kalbimin fethinde gözlerin
Dudakların öpülesi rahmet
Kavuşmalı yarim benim
Seni sevmek ömrüme bereket
Seni beni anlatır elif
Kalbimden dökülen sevişmeler
Hiç biri gitmedi boşuna
Seviyorum yine seni
Ben de olman öyle güzel ki
Sinan Bayram
Sinan BAYRAM