RIZA KARA SÜPER 2019-02-01
Hani
Hani kumdan evler yıkılırya...
Hırçın dalgalarla sevdam bölündü,
Hesapta olmayan ayrılıklarla...
Hani mehtap kapanırya karabulutlarla,
Hayalini bıraktım yıldızlar arasında...
Hani kelimeler boğazında düğüm düğüm olurya,
Mazi yer aldı hikayeler kısmında...
Hani hiç ayrılmazdıkya,
Kavuşmak kaldı bilinmeyen günün sabahına....
Hani herşey dostuk adınaydıya,
Bu da yazıldı bizim hesabımıza...
Rıza KARATAŞ Şiirleri
Yazılan son 2 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 2 yorum yazılmış.
Benzer Rıza KARATAŞ Şiirleri:
Ben ne kadinlar gördüm sevilmeyi bilmeyen sevgiyi bilmeyen bilmedigi halde ahkam kesen kadinlar..
Ben ne kadinlar gördüm boyu benden 1 cm kisa diye bir erkege yüz ceviren
Ben ne kadinlar gördüm benden 2 yas kücük diye bir erkegi azap veren 3 daha az saci var diye burun kiviran sanki kendi saci uzunda neye yariyorsa sacindan asilacak haberi yok
Ben ne kadinlar gördüm kariyeri yok isi yok diye birini adamdan saymayan ne kadinlar
Ben ne kadinlar gördüm degmez bir adami bir ömür ceken
Ben ne kadinlar gördüm annesi babasi yada cocuklari icin ödünc hayat yasayan dünyasi hapis olan müebbet hapis yasayan
Ben bir cok kadin gördüm cizgisi olmayan telefonda bile konusmaya korkan
Esi ile yatip kalkip iki tatli söz icin sanalda sabahlayan nice kadinlar ama Güzin ablayla karsilikli konussalar ya hemcinsileri hemde kimse suçlamaz
-185 boyunda bir müdür bey bir kizi ister sirma saclari kalem kaslari var evi var arabasi var dalyan gibi oglan kolay hayri denmeyecek biri evlenirler cicim aylari gecince is toplantilari uzar alkolsüz gün olmaz sikilmasin diye esine eve bir bilgisayar alir
sabah gider aksam gelir saat gece 01 sularinda tabi en erken
iste kadinin tercihi bu yada buna benzer bir erkektir
ben ne kadinlar gördüm eksik o kadar eksiki sevdigin zaman ilk sorusu neden ben? sorusudur biliyorki o haliyle gercekten sevilmeyecek biri buna ragmen bir saf cikmis sana ölüyorum diyor kadin neden inansin buna mutlaka bir capan oglu vardir yada o erkek her kadina ayni seyleri yaziyordur muhtemelen
belki yaziyordur ama bilmezlerki hic bir erkek kendisinin sevgisinden süphe etmeyecek kadini buldugu zaman baska bir kadina asla dönüp bakmaz tabi rol yapmadan sevebilecek sevgiyi bilecek en önemlisi sevilmeyi bilecek bir kadini bulan erkek..
Ben ne kadinlar gördüm onu en fazla sen sevsen bile hem buna cilginca inanmak ister hemde ayni anda defol sersem diyebilir …
Ben ne kadinlar gördüm asli türk oldugu halde mümin oldugu halde hepimiz hrantiz hepimiz ermeniyiz diyen bir adama asik olan kadinlar
Ben ne kadinlar gördüm vatan vatan diye siirler yazip forum sitlerinde yarina dair fikir beyan edipte
Nerde bu ülkeyi bölmeyi amac edinen bir unsur varsa onu alkislayan ateist adama utanmadan elini yüregini veren nice kadinlar..
Ben ne kadinlar gördüm kisa tisört düsük bel pantolon giyen ve oram buram acik diye cekistiren,
Uzun topuklu ayakkabi giyip ayak agrisindan sikayet eden sizofren kadinlar
Ben ne kadinlar gördüm bir mesaj yazdiginda tanisiyormuyuz diyen.. sanki dünyaya gelmeden suan etrafinda olan herkesi taniyarak gelen ilahi kadinlar.
Ben ne kadinlar gördüm tanistiklarini ile unutan
Ben ne kadinlar gördüm sütü tasiran yemegin altini yakan bebek uyusun diye bende rahat uyuiyum el kadar sabiye uyku ilaci veren
Ben ne kadinlar gördüm ömründe kocasina kavalti yamayan hatta yillarca ayri yatakta yatan
Kocasinin capkinliklarna göz yuman hayata dair bir fikri olmayan KADINLAR
Rıza Karataş
Rıza KARATAŞ
Denizin Dibinde Yanan Mangal Misali
Uzun bir aradan sonra dün gece yakaladım mutluluğu, 3 gün işe gitmeden ve hiç traş olmadan hatta oturduğum yerden kalkmadan seni düşündüm.
ve cebimde kalan son paramla büfeden ucuz bir şarap 2 paket sigara iki mum aldım.. mumların birini senin birini de benim için yaktım karanlık odada karanlığa inat iki mum ışığı birde hayalin ve birde denizin dibinde yanan mangal misali yüreğim vardı..
bana yıkıldı dediler oysa ben zor olanı seçtim.
sen varken hayalinle avunmak.
? şimdi bu karanlık odada sadece ben ve hayalin.
KİMİN GÜCÜ YETECEK BUNU BOZMAYA
kimin gücü yetecek bu garip aşk hikayesini yazmaya.
ben bunları yazarken belki de..
O seni hak etmeyen adamın kahvaltısını hazırlıyordun belki de aklının ucunda dahi değildim.
BELKİDE BAKTIĞIN HER YERDEKİ BENDİM.
dün ilk defa hayalin konuştu benimle kimselere anlatamayacağım kadar güzeldi.
ve ben çok mutluydum.
bunca zaman boşuna beklemişim seni.
şimdi buldum kendimi..
o kadar bencilim ki seninle bile paylaşmam bu sevincimi.
sende benim GİBİ yan gel DENİZİN DİBİNDEKİ MANGAL MİSALİ.
bu bende kalacak kimse bilmeyecek bu masalı..
Rıza Karataş
Rıza KARATAŞ
Dişiniz hasar gördüğünde uzmanına gider ölçülerinizi verir
Kemik porselen yada altın diş yaptırırsınız tam ağzınıza uyacak şekilde..
Aynen yaşadığımız ilişkilerimiz gibi..
önce elimizdekini koruyamamaktan yıpranmasına izin verdikten sonra aklımız başımıza gelir.
Oysa her gün ilgilenseniz dişinizle, temiz tutsanız soğuk sıcak aynı anda içmeseniz o diş çürümeyecek gerekli besinlerini verseniz çürümeyecek ilişkileriniz gibi tıpkı
Eşinize erkeğinize dişinize gerekli özeni göstermek ilgi göstermek zorundasınız sahiplenmekle iş bitmiyor sonra protez birine sahip olursunuz dişiniz gibi.
İlişkileri yürütmek güçtür elbet ama aşk varsa olayları olduğu gibi kabul etmek lazımdır..
O saf temiz aşkları özledim
Henüz çocukluk günlerimdeki
Henüz al yazmalım selvi boylumu, Almancının karısını, yılanların öcünü seyretmeden
Bilmeden ilişkileri hesapları masumca sevdiğimiz günleri özledim.
kızların adı arzu yada alev yada yosun değildi belki miyase Fatma elif gülizardı ama gülüşleri hep candandı gülüşlerinde hiç acı yoktu..
hepimiz siyah önlük giyerdik hatta lastik ayakkabı giyerdik çorabımız belki olmazdı, yamalıklı pantolonla sevgilimizin yanından geçmekten utanmazdık, utanmazdık ama dik dik de bakmazdık utangaçlık vardı
Kızların saçı hep siyahtı ya ortadan ikiye taranırdı.
Ya da anaları belik yapardı iki tane ama uzun olur oğlan saçı gibi olmazdı.
Çeşmede karşılaşırdık bize toprak testiden su ikram ederlerdi hele birde seviyorsa sizi
Türküdeki gibi
“URUN URUN KAŞ ALTINDAN BAKINCA CAN TELEF EDERDİ”
O gece o bakışlarla uyurdunuz kalbiniz bir dahaki karşılaşmaya kadar küt küt atardı
şimdiki gibi aşkınız bir cep telefonun ucu kadar yakın değildi.
onun için daha çok düşünür daha çok özlerdiniz.
Öyle fazla beklentileriniz yoktu yada beklentileriniz doğayla uyumlu idi
Bronz ten yada sıfır beden
Bunlarda neydi
Elma yanaklı,kalçalı,perçemli olsun yeterdi. Kalıba sokmazdınız aşkınızı
şimdi kalıplar var
Kadınlar işi gücü olsun uzun boylu olsun yaşı benden büyük olsun eh evi arabası da olursa fena olmaz.
Erkekler aman göbekli falan olmasın
Selülit varis vb olmasın eh hayat müşterek çalışsın çalışsın ama evine de zaman ayırsın öğretmen olursa fena olmaz yani diyerek eğitim fakültelerinin puanını tavan yaptılar.
Sonra herkes siparişlerine göre birini buldu genelde tabi ama yinede mutlu olmadılar
ALLAHTAN sanal denen bir olgu çıktı
Başladınız burada aramaya
Onda gördüğünüz eksikliği yıpranmışlığı burada gidereceksiniz güya eh hani kolayı da var uymazsa size protez dişiniz gibi çıkarır koyarsınız bir kaba en fazla......
Rıza Karataş
Rıza KARATAŞ