Eğitim Sitesi

Ey Yar Şiiri

Ey Yar

Her gece,

Yalnızlığın ortasında

Dört bir koldan

Bakıyorsun bana

Un ufak oluyor gölgeler

Sarmıyorsan,

Karanlığa beyazı

Nedir’ diye sormam

Eşiğimden içeri,

Sızmanın sebebi
...

//H.Şahinbay//

Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri:

Masalcı Anne

Itır kokan dağlardan bahset bana
Yemyeşil çimenlerden
Uçurtmalardan mesela
İpi yumuşacık ellerinde sevgilinin
Ebe gümecinden, fesleğenden
Ve yağmur bulutlarından bahset
Sen bir düşsün masalcı anne
Irmaklar getir mısra aralarında
Güzellikten bahset, gülüşler doğuran
Tekerlemeler söyle çocukları güldüren
Ağaçlardan atlar yap bana,
Düz ovada dörtnala koşan
Kedilere süt veren,
Kuşlara yem döken adamlardan bahset bana
Güvercinlerin yuvasına davet et mesela
Yollardan, yolculuklardan bir şey söyle
Cama başını dayamış aşklardan
Mavi denizlere uçan martılardan
Alın terinden işçilerin,
Ve soytarısı olmayan bir dünyadan
Kınalı parmaklarından bir gelinin
Kızlardan bahset toprak kokan
Lades tutuşan bebelerden mesela
Saklambaç oynayan ihtiyarlardan
Deliler getir külahsız,
Kahkahanda boğ beni masalcı anne
Yediverenler büyüt bahçende
Bir varmış bir yokmuş deme göz yaşlarına
Ağlayan hiç olmasın masalında
Ocak başında mışıl mışıl uyusun kül kedisi
Serçeler toza belesin ötüşlerini
Anlat masalcı anne, anlat…
Yaprakları, göğü yeşerten çınarları
Bir yudumda baş döndüren pınarları
Gölgesi suyu coşturan derelerden bahset biraz
Üstü açık sokak çocuklarını anlat
Kainatın öbür ucundan şarkılar oku kavalında
Ve çoban ekmeğinden mesela,
Ay ışığını yıkayan bulutlardan
Güneşi ısıtan sabahlardan,
Yağmuru eleğinde süzen barıştan bahset
Salıncaklar kur caddelerine şehirlerin
Ve nehirlerden bahset masalında,
Söğüt ağacından köprülere yataklık eden
Yalnızlıktan umutlar as tavana
Ve mavi düşler kur yer sofranda
Şiirden bahset bana masalcı anne
Aşk kıtaları öğüt değirmeninde
Gökten üç elma düşsün,
Kötülük kör kuyularda üşüsün
Sen ne güzel bir düşsün masalcı anne

//Haydar Şahinbay//

Haydar ŞAHİNBAY

Değil Mi...

Ezelden beri sözün aslı özdür
Güneşi toprağa gömsen de közdür
Hamuru fırında pişiren maya değil mi
Özlemi bir yele atsan da
Ayrılığı icat eden aşk değil mi
Derinlerden daha derin var
Her zararda bir kar var
Suyu içsen de seli yabana atma
Çıraya alevi veren ateş değil mi
İnsan içinde insan var
Çaputtan türlü türlü urba olsa da
Güle rengi veren kök değil mi
Sokaklar bazen küser bu kente
Her şeyin bir sebebi var bilmem nerde
Şaraba kırmızıyı veren el değil mi
Açar karanlıkta Zühre yıldızı
Avuçlarımda düşlerin yer açar
Feleğe ne kadar ah etsen de
Yaşamı ölüme biçen bir soluk değil mi
Kalem kendini şah sanırsa
Mısrada heceyi yok sayma
Şiire söz veren harf değil mi
Gün gelir amansız bir dar´a düşersen
Alma kara cahilin fikrini
İnsanı kamil kılan akıl değil mi
Zamansız çiğler kanar ellerimde
Yarama tuz eken gülüşün olsa da
Yürekte zehrini döven
Saçındaki kara değil mi
Gözlerimdeki yaşı suyla yıkasan da
Aynaya fikir veren yüz değil mi
Buluta yağmuru gök çalar
Marifet fırçayı doğru tutmak
Gerçek tene kafeste sahip çıkmak
Sırrı ele veren dil değil mi
Çirkini kenara atıp güzele koşma
Yarımı tam yapan da yarım değil mi

Haydar Şahinbay

Haydar ŞAHİNBAY

Eğer..

Eğer aşıksan;
Keskin bir ustura ağzıdır zaman
Ne zaman nefes alsan yar gelir akla her zaman.
Dengesizdir işte o an
Bir de kafan darmadağın
Birazcık aklı olan karanlığı demler
İçer sabah akşam vay aman aman....

Haydar Şahinbay

Haydar ŞAHİNBAY

Ey Yar Şiiri