Bir Yürek Sustu
Yel değdi, üzüm yandı
Daldaki üzüm yandı
“Hicret” der, seçer gider
Kavruldu özüm yandı.
Kuranlar dokunanda
Analar yakınanda
Bir yiğit göçer gider
Dostları bakınanda.
Vadi var, sözü kavi
Yutar mı toprak devi?
Sözünden geçer gider
Gittiği yer can evi.
Kan akar, can dayana
Derim ki dost uyana
Başları biçer gider
Halk için Haktan yana.
El bizi kınar oğul
Yürekler yanar oğul
Şerbeti içer gider
Yüz akım, çınar oğul.
Vatan der vatan acı
Vatan ki başın tacı
Bağrı yanık er gider
Kardeşsiz kalır bacı!
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Sen De Bir Kulsun
Senin kaşlarınla, senin gözünle
Vurulan da bir kul, sen de bir kulsun.
Senin izanınla, senin sözünle
Darılan da bir kul, sen de bir kulsun.
Senin endamına, senin nazınla
Senin şiirine, senin yazınla
Senin ikiyüzlü körpe kuzunla!
Sarılan da bir kul, sen de bir kulsun.
Senin bu işveli nazın yüzünden
Kadir bilmez fodul sözün yüzünden
Hiç gülmeyen ablak yüzün yüzünden
Yorulan da bir kul, sen de bir kulsun.
Kendini beğenir keşiği sürmez
Aklın havalarda beşiği örmez
Gözün hep yukarda eşiği görmez
Durulan da bir kul, sen de bir kulsun.
Kimse taş üstüne tohum ekemez
Söz ki taştan ağır, filler çekemez
Hırslı gözler bir damla yaş dökemez
Kırılan da bir kul, sen de bir kulsun.
Keşik: Sıra
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Hüznümdesiniz
Toprak ana ile devlet babayı
Birbirine kattım, yoğurmaktayım.
Şüpheler, kaygılar sardı obayı
İş çileden çıktı bağırmaktayım.
Her gönül bir makam, vatan ki ana
Gönül gözüm bakar anadan yana
Seslendim sunama çıksın meydana
Seni hissetmekte, soğurmaktayım.
Beşiğimi vatan ana salladı
Devlet baba açığımı kolladı
Kader beni her gurbete yolladı
Öz ağzımdan dokuz doğurmaktayım.
Kerkük'te Türkmen'in dalları kırık
Kırım’ın, Çeçen'in kolları kırık
Doğu Türkistan'ın dilleri kırık
El açtım sultanı çağırmaktayım
Doğurmaz olaydı bizi analar
Bizi sevmesinler artık sunalar
Her birinin elindeki kınalar
Karardıkça âlem sanır aktayım
Şafakla birlikte bir sabah erken
Güvendiğim dağın karı erirken
Ah! Hikmet bağının gülü kururken
Bir kenarda türkü çığırmaktayım.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ
Gidersin
Muhannettir benim sohbetim sözüm.
Söylerim kırılır çeker gidersin.
Sanma ki sabırlı, yumuşak yüzüm
Gönlüne gam keder eker gidersin
Hoyrat bakışımla gelirsin dize.
Kışlık tohumunu ekersin güze.
Baharı ne yaptın deyince size.
Kaşını bir yana yıkar gidersin
Bir tespit yaparım alınma hemen.
İşte Bağdat şurda, şurada Yemen.
Yola çıkmamışsın gözlersin emen
Sözü boğazına tıkar gidersin
Sözü kızıştırıp ölçüden çıkar.
Yazarım diyerek çevrene bakar.
Boğaz düğümlenir, yaşların akar.
Gözünü yamaca diker gidersin.
Amirin çağırır eşin çağırır.
Ahbabın çağırır işin çağırır.
Beni de sadece düşün çağırır
Uyku baskın düşer akar gidersin.
Ne çok yakın oldun tutunabildin
Ne çok uzak oldun unutabildin
Ne bir soru sordun ne cevap bildin
Yükün yükten ağır çöker gidersin
Irmak olup ovaları süsle gel
Bir şiiri sabır ile besle gel
Unutmadan beni dahi sesle gel
Derdin Kaleliye döker gidersin
NOT: Bu şiir bir sohbetin bir yanıdır.
Zülfikar Yapar Kaleli
Zülfikar Yapar KALELİ