Eğitim Sitesi

Bir Bilsen Şiiri

Bir Bilsen

Bir bilsen,
Nasıl sustum
günler geceler boyu ağladığım
bir bilsen,
kaç kez tanımadım aynalarda yüzümü
yastığa dökülen saçlarımı saydım
kaç kez alevler yükselirken yürekten
kahkaha attım
bir bilsen
Nemlenmeden gözlerin,
Hüznünü çektim diri olmanın
Ve kaç kez kendime yalvardım
yutamadan sözcükleri
halime üzülenleri gördükçe,
ben beni unuttum
zifiri karanlık da rahleler yıktım
bir övgü çıkarttım her acıdan
Bir bilsen kaç kez,
kestim usturayı tam orta yerinden
deldim en ince parmağımı
ve bir bilsen
kaç geceyi kaç bine böldüm
kaç kez kaç türkünün nakaratında öldüm
her şekilde ellerini tuttum
ellerimi avuçlarında unuttum
bir bilsen
umut imtihanında dilimi yuttum
uykunun ucunda gürültülü bir buluttum
kaç mısrada kaç kere harcandım
kaç bulmaca çözdüm ince ince
bulamadım adını hecelerde
hiç bir bilmecede yoktu baktığın pencere
Bir bilsen,
olmadık yerde fısıldadığım, mırıldandım
kendi soluğumdan bıktım, usandım
ateşin közünden dem aldım
kaç kez yağmur bekledim
ve bir bilsen,
düşü gerçeğe kaç kez buladım
sigarayı kökünden yaktım
meyi kadehten çaldım
gözlerimden kaç kez pınar yaptım
ve bir bilsen
kaç tavana mıhlanıp kaldım
kaç şiirde seni aradım
oturdum ağladım
siyahın şebine ölümü yazdım.
kaç sanıktan kaç suçu kaptım
anahtar deliğinden kuşları sordum
ve yitirdim künyemi kaç kez
hangi kalabalıkta kayboldum
tahta gemileri toprakta yürüttüm
yandım kavruldum
insanlardan utandım
kaç nefesten medet umdum
göğe salıncak kurdum
Eledim tek başıma sabahtan akşamı
gölgemde tenimden yoruldum
bir bilsen,
kaç defa eğirdim kirmeninde yıldızları semadan
çıkardım harfleri kalemden
hazdan elemi geçirdim, elemden hazzı
ben ben de döndüm
döndükçe kül oldum harda,
yaprakta gül, ağaçta bülbül
sesimi sesin sandım, ölümü tahtın
ve bunca derdi bahtım
bir bilsen
bu yazıyı nasıl yazdım nasıl
yaraya merheme giderken
Aklımı zâtında unuttum asıl
Aklımı zâtında unuttum asıl

Haydar Şahinbay

Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Haydar ŞAHİNBAY Şiirleri:

Yedi Renk

Kör bir rıhtımda çekildi benim kıyılarım
Ellerimi duvarlara sürüyorum
Buz gibi bir yalnızlık dolu avuçlarım
Suretim vapur bacalarına çizili
Ve çelik inkârlarda dövüldü ellerim
Gövdemde gökkuşağı izleri
Yedi renk
Yedi bıçak yarası düşlerim

Haydar ŞAHİNBAY

Haydar ŞAHİNBAY

Masalcı Anne

Itır kokan dağlardan bahset bana
Yemyeşil çimenlerden
Uçurtmalardan mesela
İpi yumuşacık ellerinde sevgilinin
Ebe gümecinden, fesleğenden
Ve yağmur bulutlarından bahset
Sen bir düşsün masalcı anne
Irmaklar getir mısra aralarında
Güzellikten bahset, gülüşler doğuran
Tekerlemeler söyle çocukları güldüren
Ağaçlardan atlar yap bana,
Düz ovada dörtnala koşan
Kedilere süt veren,
Kuşlara yem döken adamlardan bahset bana
Güvercinlerin yuvasına davet et mesela
Yollardan, yolculuklardan bir şey söyle
Cama başını dayamış aşklardan
Mavi denizlere uçan martılardan
Alın terinden işçilerin,
Ve soytarısı olmayan bir dünyadan
Kınalı parmaklarından bir gelinin
Kızlardan bahset toprak kokan
Lades tutuşan bebelerden mesela
Saklambaç oynayan ihtiyarlardan
Deliler getir külahsız,
Kahkahanda boğ beni masalcı anne
Yediverenler büyüt bahçende
Bir varmış bir yokmuş deme göz yaşlarına
Ağlayan hiç olmasın masalında
Ocak başında mışıl mışıl uyusun kül kedisi
Serçeler toza belesin ötüşlerini
Anlat masalcı anne, anlat…
Yaprakları, göğü yeşerten çınarları
Bir yudumda baş döndüren pınarları
Gölgesi suyu coşturan derelerden bahset biraz
Üstü açık sokak çocuklarını anlat
Kainatın öbür ucundan şarkılar oku kavalında
Ve çoban ekmeğinden mesela,
Ay ışığını yıkayan bulutlardan
Güneşi ısıtan sabahlardan,
Yağmuru eleğinde süzen barıştan bahset
Salıncaklar kur caddelerine şehirlerin
Ve nehirlerden bahset masalında,
Söğüt ağacından köprülere yataklık eden
Yalnızlıktan umutlar as tavana
Ve mavi düşler kur yer sofranda
Şiirden bahset bana masalcı anne
Aşk kıtaları öğüt değirmeninde
Gökten üç elma düşsün,
Kötülük kör kuyularda üşüsün
Sen ne güzel bir düşsün masalcı anne

//Haydar Şahinbay//

Haydar ŞAHİNBAY

Anneniz Yoksa

Hayatta anneniz yoksa;
Bütün kadınlar uzaktır size,
Issız derin bir vadide unutulmuş
Devasız bir taş gibi görürler sizi,
Çıkar dışında yaklaşmazlar size,
Anneniz yoksa demli bir akşam üstü gibi
Ağırdır gövdeniz, nefesiniz yarı ölü,
Sofraya oturunca tasınızda çorbanız hep yarımdır.
Aynaya her bakışınızda
Yeni yaralar görürsünüz yüzünüzde,
Bu nedenle annesi olmayanlar
En çok aynalara mesafe koyarlar,
Anneniz yoksa ikinci kez
Saçınızı tarayacağınız tarak bulamazsınız,
O yüzden annesi olmayanlar
Günde bir kez tararlar saçlarını.
Anneniz yoksa,
Her sabah uyanırken
Kollarınız ve ayaklarınızı
Çarmıha gerilmiş olarak bulursunuz kendinizi,
Sıcak havalarda bile buz gibi soğur,
Deli gibi titrersiniz ellerin yanında.
Onca beyazlaşmış saçlarınıza rağmen
Bir annenin `yavrum´ sözünü
Somun ekmek gibi yakarsınız yüreğinizde.
Eğer anneniz yoksa hayatta
Suları hep kesiktir gözlerinizin
Ve kuru naçarsız bakarsınız etrafa,
İçtiğiniz su bile
Yavan lokmalar gibi takılır boğazınıza.
Yalnızlığı sessizlikle ısıtır,
Dilsizliği ağzınızda besleyip büyütürsünüz,
Gece sohbetleriniz yıldızsızdır
Ve gündüzleri güneşin sönük yanı payınıza düşer.
Anneniz yoksa
Bir tek siz varsınız,
Eğer anneniz yoksa, siz değil sen´siniz
Annem yoksa anneniz annemdir
Anneniz yoksa annem annenizdir..
....
Yitik Angut Masalları

Haydar Şahinbay

Haydar ŞAHİNBAY

Bir Bilsen Şiiri