alki ıyı bır sıırdır tsk ederızefendım
2005-12-21
Bayramlar Bayram Ola-ı
Güneş yükselmeden kuşluk yerine
Bir adam camiden döndü evine
Oturdu sessizce yer minderine
Kızı " bayram" dedi, yalınayaklı
Adam " Bayram" dedi tam ağlamaklı
Eli öpüldükçe içi burkuldu
Konuşmak istedi dili tutuldu
Güç bela ağzından bir " of" kurtuldu
Oğlu " Bayram dedi sırtı yamalı
Adam " he ya" dedi gözü kapalı
Düşündü kış yakın, evde odun Yok
Tenekede yağ yok, çuvalda un yok
Yok yoka karışmış: tuz yok, sabun yok
Avrat " Bayram" dedi eğdi başını
Adam " evet" dedi, sıktı dişini
Çalışsa ne iş var, ne cepte para
Dağ oldu içinde büyüyen yara
Dikti gözlerini karşı duvara
Takvim " Bayram" dedi, silindi yazı
Adam " öyle" dedi, bağrında sızı
Döndürse yönünü herhangi dosta
Yaralı, gariban, dul, yetim, hasta
Aylar, yıllar, günler erirken yasta;
Yer - gök " Bayram" dedi ağzını açtı;
Adam " Bayram" dedi evinden kaçtı.
Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri
Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.
Benzer Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri:
Ana bu bayram mi?Aman çok ayıp
Çocukken gördüğüm bayramlar hani?
Mübarek elleri öpüp koklayıp
Yüzüme sürdüğüm bayramlar hani
Hani ya o özlem,hani ya o tad?
Ne dışım kaygusuz,ne içim rahat
Haftalar öncesi her gün,her saat
Babamdan sorduğum bayramlar hani?
Nur yağan geceler,gündüzler nerde?
Neşe paylaştığım öksüzler nerde?
Dost yollar, dost evler,dost yüzler nerde?
Huzura erdiğim bayramlar hani?
Kar çiçeğim solmuş kar yatağında
Can verir ırmağım dar yatağında
Arif'e gecesi yer yatağında
Üstüne serdiğim bayramlar hani?
Bayram demek takvimdeki yazı mi?
Bayram hasret,bayram ağrı, sızı mı?
Açıp yüreğimi,yumup gözümü
Özüne girdiğim bayramlar hani?
Bayram af günüdür,barış günüdür
Bayramlar rahmete giriş günüdür
Bayram hak menzile varis günüdür
Gönlümü verdiğim bayramlar hani?
Abdurrahim KARAKOÇ
Düştü can evime dördüncü cemre
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm
Dört yüz seksen beş gün çekti bir sene
On altıncı aya takvimsiz girdim.
***
Aynalara baktım korku gösterdi
Saatler her sabah kırkı gösterdi
Mermiler nişanlar Türk'ü gösterdi
Hayatım boyunca hedefte durdum.
***
Gül sundum yediler koklamadılar
Armağan can verdim saklamadılar
Gittim... gelir diye beklemediler
Kaybolan gölgemi yollara sordum.
***
Getirdim yanıma ayı bir karış
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış
Şehiri bir adım köyü bir karış
Damlada denizdir en küçük derdim.
***
Savurdum eledim seçtim zamanı
Yaprak,yaprak tel,tel açtım zamanı
Haftada üç asır geçtim zamanı
Nereye gittimse zamansız vardım.
***
Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim
Yazık kulaklara sığmadı sesim
Yaşadığım şimdi BEŞİNCİ MEVSİM
Çağın çilesini sırtıma sardım...
Abdurrahim KARAKOÇ
Issız bir adada sessiz bir adam
Bakar ufuklara... Ufuklar kara.
Geçmişi andıkça akar durmadan
Ölü gözyaşları canlı sulara.
***
Alır karşısına çocukluğunu
Bakar, konuşamaz dili tutulur.
Uzatır ellerin şefkatli, sıcak
Yazık, çocukluğu kaçar-kurtulur.
***
Yaslanır taşlara uykulu, yorgun
Aniden gençliği yanına gelir.
Düşünür hayal mi,gerçek mi? diye
Gerçek son nefesin sonuna gelir.
***
Lüzumsuz aydınlık günlere inat
Tutar karanlığı sever bir süre.
Unutur kendini kendi özünde
Gider bilinmedik meçhul yerlere.
***
Adada yel esse,kuşlar ötse de
O başka alemde yaşar ve duymaz.
Yıllar tükense de,ömür bitse de
Anahtar yazık ki kapıya uymaz.
Abdurrahim KARAKOÇ