Eğitim Sitesi

Asla Şiiri

Asla

Geceler zindan, gündüzlerim gece,

Yıldızlar gardiyan, düşler işkence.

Dağılmıyor zulmet, gitmiyor keder,

Bir seda azap gibi, bilmem nece.



Şimdi yalnızsın, yalnız kalacaksın,

Eller gülecek, sen ağlayacaksın,

Ömrün olacak hep kederle heder,

Âlem keyif sürecek, sen bakacaksın.



Seyhanî yalnız kalmayacak asla!

Başka gözlere bakmayacak asla!

Yolları bir gün ayırsa da kader,

Gönlü gayrıya akmayacak asla!

Âşık SEYHANÎ Şiirleri

  

ADEM GÜLEÇ Gerçektende bir aşığın şiirini okumak isteyenler için.Sevgili dostum daha fazla eserini burda görmek istiyorum. 2005-04-07

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Âşık SEYHANÎ Şiirleri:

Sabır

Asık suratla karşıladı beni evvelki akşam

Neşeyle selam verdim, dedi: Olsun kısa.

Aylarca dolaştım hâlime ağladı anam,

Mana gülüverdin,ruhum bürünmüşken yasa.



Atak davranmış benden önce, sanki birisi

Gafil mi sandın ki beni, hemen inanayım.

Dudaklarından dökülenler de yalan serisi

Ah! Gözler olmasa hani, vicdansız sanayım.



Duruldu sular, akmam diyor Seyhan ırmağı,

Itırlı çiçekler grev yaptı,kokmuyor artık.

Ses yok, ötmüyor kuşlar, tabiat sır yumağı,

Essela demeden müezzin insaf et artık.



Yareliyem,hem de gönülden, merhem bulunmaz,

Hicrana dayanamaz kalbim,imdat İlâhî!

Aklımı koru benim, derde derman bulunmaz.

Nazenîne vicdan, bana sabır ver Ya Rabbi.

Âşık SEYHANÎ

Kelebekler

Uçun, gün sizin, uçun!

Ta oraya, uzaklara..

Bak!.. Kucak açmış bekler,

Mor çiçekler…

Ha!.. Durun biraz, bekleyin,

Konuverin şuracığa.

Sahi niye gelmiştiniz siz?

Hemen de gidiyorsunuz.

Öpecektiniz ya hani,

Tek tek, renk renk çiçekleri.

Koklamayacak mıydınız,

Kekikleri, sümbülleri?

Yoksa, şu arılar var ya,

Özleri emen arılar...

Onları mı kıskandınız?

Biliyorum, darıldınız;

Sevmeyi bilmeyene,

Seveni hor görene,

Sever gibi görünene

Aldandınız..

Sahi niye gelmiştiniz siz?

Hemen de gidiyorsunuz.

Oysa güzelim çiçekler,

Birilerini bekler.

Uçun kelebekler, uçun!

Çiçekler sizleri bekler.

Âşık SEYHANÎ

Düşün Biraz!

Vakit akşam,

Düşün biraz!

Neyi?

Seni, beni, bizi...

Dün neredeydin, kiminleydin?

Zihninde ne vardı, yüreğinde ne?

Ya dilinden dökülenler...

Söyleyemediklerin?

Söylediklerin mi Hak'ça idi,

Söyleyemediklerin mi?

Mazluma üzüldügün kadar, zalime direndin mi?

Dur dedin mi arsızlıga, haksızlığa?

Yolsuzluğa, vurgunculuğa engel oldun mu?

Görmezlikten mi geldin,

hayal ettiklerini görmek arzusuyla?

Görebildin mi bakkalın önünden, bakkal yokmuş farz edip gidenleri?

Üstad'ın dediği gibi 'bir pulu dokuz kul paylaşırken

Dokuz pulu bir kulun götürdüğünü,

Görebildin mi?

Duyabildin mi?

Gecede gündüzde, kuytuda köşede,

Neredeyse Arş'a çıkan hıçkırıkları,

Şuh kahkahaların arasından

Duyabildin mi?

Kalbinin sesini,

Allah, Allah dedi mi hiç?

Düşün biraz!

Belki sabah uyanırsın,

Yeniden doğarsın,

Günü karanlığa kör, sağır, dilsiz mi boğarsın?

Düşün biraz...



Âşık SEYHANÎ

Âşık SEYHANÎ

Asla Şiiri