Eğitim Sitesi

Ağladıkça Şiiri

Ağladıkça

Sağ yanım buz oldu, sol yanım tipi
Yaz Bahar ayında dondu yüreğim
Anneyi kaybetmiş çocuklar gibi
Ağladıkça seni andı yüreğim.

Sen gideli hayat çekilmez oldu
Namerdin bileği bükülmez oldu
Ellerin içine çıkılmaz oldu
Ağladıkça seni andı yüreğim.

Her Cadde, sokakta, köşe başında
Selçuklu, Karatay, Nişantaşında
Gündüz hayalinde, gece düşünde
Ağladıkça seni andı yüreğim.

Sen orda, ben burda, yollar aralı
Gel diyorum olmuyorsun oralı
Var mı benim gibi bahtı karalı?
Ağladıkça seni andı yüreğim.

Artık bende olan, yırtık bir resim
Feryat etsem bile, duyulmaz sesim
Sanma ki suskunum, sanma ki küsüm
Ağladıkça seni andı yüreğim.

İsimsiz Şiirleri

  

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer İsimsiz Şiirleri:

Ayrılmak Türküsü

Bu nasıl ayrılık bu nasıl veda,

Gözlerin kal diyor dudakların git.

Bakışın anahtar gözlerin kilit,

Ellerin aç diyor dudakların git.



Ayrılık dönüşü olmayan nehir,

Yalnızlık yıkılmış bomboş bir şehir.

Kaç sevda kül oldu böyle kim bilir,

Gözyaşın kal diyor dudakların git.



Gidersem bir daha dönmeyeceğim,

Kalırsam kalbime yenileceğim.

Çözemedim seni delireceğim,

Gözlerin kal diyor dudakların git.



Duvardan insin mi resimlerimiz,

Yabancı olsun mu isimlerimiz.

Ya o deli dolu gecelerimiz,

Anılar kal diyor dudakların git.


İsimsiz

Gidesim Var

Gidesim var bu diyardan her şeyi bırakıp
aslında beni burda tutan hiçbir şeyin olmadığını bende biliyorum
ama biliyorum bi gün çıkıp gideceğim
herkesin istediği olacak
niye biz olmadık
sorun neydi, sorun neydi inan hiç hatırlamıyorum
o kadar çok ilaç kullandım ki
ama hiçbir şey hatırlamıyorum
kendimi, seviyormuşum çok mantıklı bi insanım
senden ayrıldığımın sonraki günü psikoloğa gitmiştim
herkesin istediği de buydu unutmam
beni mantığım ve Allah'a olan inancım ayakta kalmamı sağladı
benim kaderimde senin küçük bir rolün vardı o da bitti
inanması çok zor gibi görünse de artık olabildiğince basit
unutuldun çünkü unuttum

İsimsiz

İçten Gelen Satırlar.

Bir eylül akşamında giderken bu şehrin sokaklarından geride bıraktıkların düşündürür seni. Uğruna onlarca kez canından vazgeçtiklerin kalır aklında. Bir de onların nelerden vazgeçtikleri… Düşünürsün saatlerce, günlerce, aylarca... Yoktur buna da verecek bir cevabın. Onca düşüncenin sonunda hep aynı cevabı bulursun yüreğinin içinde. Her sorunun cevabı aslında “koca bir hiçtir sadece”. Ne onu aklından çıkarabilirsin ne de sorularına bir cevap bulabilirsin. Sürüklenip gidersin cevapsız sorular denizinde. Boğulmaktan korkarsın ama yoktur başka çaresi bunun.



Giderken yanında götürdüklerin değil de geride bıraktıkların acıtır canını. En çok onları özlersin dostlarını, anılarını, kalbinde acısını dindiremediğin sevdalarını.. Sabahlara kadar uykusuz kaldığın geceleri, onu düşünerek yaktığın her sigarada çektiğin son nefesi özlersin. Yanında götürmeye çalışırsın ama hiçbiri gelmez seninle. Onların yeri ayrıdır çünkü. Koparıp alamazsın hiçbir anıyı yaşandığı yerden. Başını her yastığa koyduğunda uykularına tecavüz eder geçmişin, sabahlara kadar yok olup gidersin gecenin karanlığında.

Gitmekle silinemez şehrin gözyaşları. Her adımda daha da acıtır canını yağmurla yıkanan sokaklar. Yürüdüğün yollar korkutur artık seni. Tek başına yürümezsin, yürüyemezsin o ışıklı caddelerde. Yalnızlığın yansır şehrin kaldırım taşlarına. Tek başınalığının vurur gökyüzünde duran küçücük yıldızlara.

Gitmek gitmektir işte. Başka bir adı yoktur, başka bir tarifi yoktur bunun. Sağ tarafın gitmekten yana olur da, sol tarafında taşıdıkların zorlaştırır gitmeyi. Gidiş yolunu en iyi dönenler bilirde, dönmeyen çoktur bu yolda. Şimdi kalbinde simsiyah bir geçmişle terk ederken bu koca şehri, p.ç gibi ardına bakmadan git! Kaldır başını gökyüzüne ve ardına bakmadan al yalnızlığını çek git!

İsimsiz

Ağladıkça Şiiri