hande anne şiiri ğönder slm adım hande 2006-04-28
Açık Mektup-2
Doktorsuz,ilaçsız bir dağ köyünde
Siz sancı ne bilebilir misiniz?
Yirmi beş yaşında bayram gününde
Siz açlıktan ölebilir misiniz?
***
Boz ekmeğe katık edip soğanı,
Ve içerek üzerinden ayranı,
Temmuz ortasında öğle zamanı
Siz mercimek yolabilir misiniz?
***
Okunurken şu mübarek ezanlar,
Kelle çekip İslamlığa kızanlar,
Ey haksızlık kitabını yazanlar
Siz hak nerde bulabilir misiniz?
***
Size göre,mezar yokluk kapısı;
Bize göre ebedilik tapusu
Öte dursun sebeplerin hepisi;
Siz ölürken gülebilir misiniz?
***
Üstümüzde bulut bir öfke,bir kin;
Görmedik şavkını tekniğin,ilmin,
Ezildik altında baskının,zulmün;
Siz... çağırsak gelebilir misiniz?
Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri
Yazılan son 5 yorum gösteriliyor.
İçerikle ilgili 5 yorum yazılmış.
Benzer Abdurrahim KARAKOÇ Şiirleri:
Düştü can evime dördüncü cemre
Dünyayı üçüncü gözümle gördüm
Dört yüz seksen beş gün çekti bir sene
On altıncı aya takvimsiz girdim.
***
Aynalara baktım korku gösterdi
Saatler her sabah kırkı gösterdi
Mermiler nişanlar Türk'ü gösterdi
Hayatım boyunca hedefte durdum.
***
Gül sundum yediler koklamadılar
Armağan can verdim saklamadılar
Gittim... gelir diye beklemediler
Kaybolan gölgemi yollara sordum.
***
Getirdim yanıma ayı bir karış
Ölçtüm ki dağların boyu bir karış
Şehiri bir adım köyü bir karış
Damlada denizdir en küçük derdim.
***
Savurdum eledim seçtim zamanı
Yaprak,yaprak tel,tel açtım zamanı
Haftada üç asır geçtim zamanı
Nereye gittimse zamansız vardım.
***
Yırtıldı ruhlara çizdiğim resim
Yazık kulaklara sığmadı sesim
Yaşadığım şimdi BEŞİNCİ MEVSİM
Çağın çilesini sırtıma sardım...
Abdurrahim KARAKOÇ
Önce ellerinde İncil
Sonra omuzlarında tüfekle geldiler.
Evleri,ekinleri bizim olan topraklara
Uzak ülkelerin uğursuz insanları
Ne hakla geldiler anam
Ne hakla geldiler?
***
Allah bir dediler inanıverdik
Anlatmadılar kullar arasındaki farkı.
Zulüm üstüne zulüm yığdılar
Korku üstüne korku
Siyah derili insan öğüttü dur-durak bilmeden
Kurdukları medeniyet çarkı.
***
Misafir olmak, dost olmak dururken
Şart mıydı ellerinde silah olması?
Bizde de vardı iki el,iki ayak,iki göz
Bizimde yüreğimiz vardı,sevmesini bilirdik
Suç muydu derilerimizin siyah olması?
***
Dövdüler, vurdular, sürdüler
Öz çocuklarımızı öpüp koklayamadık.
Erkeklerimiz kadınsız, kadınlarımız kocasız kaldılar
Bize ait olan her şeyimizi
Yeni efendilerimiz aldılar
Namusumuzu bile saklayamadık.
***
Günü yok, ayı yok, yılı yok her zaman
Gökyüzünü kızıla boyadı akıttıkları kan
Köle yaptılar bizleri beyaz medeniyete
Götürdüler madenlerimizi, meyvelerimizi, çocuklarımızı
Ve işte onlardan geriye kalan:
Boş bir kilise
Taş bir kula
Bronz bir çan...
***
Gel bunları da götür gideceğin yerlere
Adaletsiz medeniyetin babası
Ölçüsü menfaat olan
Beyaz insan...
Abdurrahim KARAKOÇ
Yürüyen heykellerle aynı müzedeyim ben
Konuşan mumyaları,kimden söz edeyim ben
Fikren işkencedeyim,ruhen cezadayım ben
***
Korkaklığın sukutu kol geziyor her yerde
Sanki tek başımayım tek kişilik mahşerde
***
Putların gölgesinde dans eder akbabalar
Söz sokakta dolaşır öz zindanda çabalar
Atılan ucuz tafra selamlar merhabalar
***
En temiz topraklara gül eksem mantar biter
Yollar sırat köprüsü,durmak düşmekten beter
***
Kaybettim mesafeyi zamandan uzaklaştım
Sevgi diye sarıldım,isyanla kucaklaştım
Ne kendimden kurtuldum,ne kendime yaklaştım
***
Toprağın üstü mezar,zevke dalmış ölüler
Can sıkmaya yetiyor canlı kalmış ölüler
***
Fuhuş yuvası sanki en görkemli binalar
Çamur evlat doğurur taş yürekli analar
Resmen hak tevzi eder hakkı boğan canavar
***
Koşanlar,yarışanlar... dehşet ötesi dehşet
Akıl karaya vurdu,gırtlağı geçti vahşet
***
Meydanlar tıklım tıklım,caddeler salkım saçak
Kölelik histerisi yayılmış köşe bucak
Elli tane hokkabaz,elli milyon oyuncak
***
Müdür ve müdüriçe müzenin bekçileri
Aferine çalışır düzenin bekçileri
***
Mülkü kazanan ayrı,tasarruf eden ayrı
Hisseler neden farklı,hak hukuk neden ayrı
Hasta yaşar deniyor,baş ile beden ayrı
***
Mantık yürütmek yasak,itiraz eylemek suç
Neşe,eğlence cinnet... yatıp uyumak korkunç
***
Güvenmek aldanmaktır... ölçü-tartı izafi
Mert-namert,güzel-çirkin,eksi-artı izafi
Çoğunluğun cebinde kimlik kartı izafi
***
Kim kimdir?kim kim değil? Anlamak ve bilmek zor
Oynanan komediye gül diyorlar,gülmek zor
***
Figüran heykeller var kül tablası boyunda
Yediyüz göbek atar dakikalık oyunda
İşlenen her günaha kurtta ortak koyunda
***
Kalmışım ara yerde tozdayım dumandayım
Kirli bir mekandayım,iğrenç bir zamandayım...
Abdurrahim KARAKOÇ