Sinan İçin Şiiri | Cemal Oğuz ÖCAL
Sinan İçin
Ey mimarlar mimarı! Benim yüce Sinan'ım
Seni andıkça artar, güvenimle inanım.
29 Mayıs günü içim dolar seninle.
Altın yapraklarıyla tarihim gelir dile.
Cenk olunca «Ocak» tan seferlere yollandın
Kılıncını bir pergel, gönye gibi kullandın,
Sanatın anlaşılmaz sırlarına erdin sen,
Çekicinle mermere ebedi ruh verdin sen.
Birer hayat fışkırır saray, hamam, çeşmeden,
Bütün Türk'ler mutludur, dehana erişmeden,
Zekanın şimşekleri ufuklarda çakıyor.
Selimiye'n, dünyayı hayrette bırakıyor.
Varlığınla milletin kıvanç duysun öğünsün,
Seni tanımayanlar, bilmeyenler döğünsün,
Adını işleyerek kalbimin üzerine,
Şiirimi sunuyorum, mum yerine türbene.
Cemal Oğuz ÖCAL
çocuk şiirleri okul şiirleri eğitici şiirler öğretici şiirler amatör şiirler şiirlerimiz öğrenci şiirleri belirli gün ve haftalar şiirleri
Sinan İçin Şiiri Hakkında Yorum Yazın
Sinan İçin Şiiri Hakkındaki Yorumlar
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
Benzer Türk Büyükleriyle İlgili Şiirler
Fatih'in Rüyası
Yıl bindörtyüzkırkaltı,
Osmanlı sarayında toy bir delikanlı
O sabah heyecanla uyandı
Kanter içinde kalmıştı.
Hemen hocasına koştu
Hocası çoktan uyanmış,
Sanki delikanlının geleceğini
Kuşlardan haber almış.
'Otur Mehmet' dedi,soluklan hele
'Aman hocam bir anlatayım
Ruyamı hayra yorki; huzur bulayım'
Nasıl bir rüya imiş bu?
Sanki almış senin aklını
Başladı Mehmet anlatmaya;
Rüyamda dedi,büyük bir ordu
Deniz savaşını,karadan aldı.
Konstantinapolis denen şehrin rumları,
Latin külahından,üstün kıldı sarığı.
Ve lakin dayandık şehrin kapısına,
Ulubatlı bir genç, öldü bayrak aşkına.
Fatih adını takmışlar bana
Bir çağ kapanmış,meğer o anda.
Derken yıllar geçmiş,yüzyıllar,
Sahip çıkmış bu şehre evladı Türkler
Büyümüş,kocaman bir vatan olmuş
Şimdi Konstantinapolis ya adı,
İstanbul demiş ona,Türkün evladı
İşte böyle hocam,hayırmı,şermi?
Gözyaşları içinde dinledi Akşemseddin
Evlat dedi,hiç durma
İstanbulun fethidir,rüyanda gördüğün
Yedi yıl sonra,bindörtyüzelliüç
Oldu rüyadakinden bile daha güç,
Orta çağı kapatan bu büyük savaş
Sonsuza dek
Türkün alnında gururdur
Gözlerinde yaş.
Serhat Çalışkan
Serhat Çalışkan
Havranlı Seyit
Çanakkale sırtlarına
Yol oldu Havranlı Seyit
Kınalı evlatlarına
Kol oldu Havran'ı Seyit
Tütmez baca,yanmaz ocak
Dert bir değil kucak kucak
Zor anlarda tutunacak
El oldu Havranlı Seyit
Dayan bire koçum dayan
Yol almaz yerinde sayan
Kutsal mermiyi sırtlayan
Bel oldu Havranlı Seyit
Vatan aşkını bir bilsen
Şehit olmak istersin sen
Kasırga misali esen
Yel oldu Havranlı Seyit
Bil ki olmaz savaş kansız
Mehmetler dururken cansız
Geçit vermeyen amansız
Sel oldu Havranlı Seyit
Candan iste derken Kur'an
Ziyandadır bence duran
İhlâsla Hakka yalvaran
Dil oldu Havranlı Seyit.
Halil MANUŞ
Halil MANUŞ
7 Öğüt
Cömertlik ve yardım etmede,akarsu gibi ol.
Şefkat ve merhamette,güneş gibi ol.
Başkalarının kusurunu örtmede,gece gibi ol.
Hiddet ve asabiyette,ölü gibi ol.
Tevazu ve alçak gönüllülükte,toprak gibi ol.
Hoşgörülülükte,deniz gibi ol.
Ya olduğun gibi görün,ya da göründüğün gibi ol.
Hz. Mevlana
Nur pekmezci
Ya Tutarsa
Pek neşeli nüktedan
Bizim Nasrettin Hoca
Değil asla sıradan
Bilge Nasrettin Hoca
Alıp yoğurt kabını
Göl kıyısına varır
Doldurup kaşığını
Göle yoğurt bırakır
Bunu gören köylüler
Elbet hayret ederler
Sormak için hocaya
Gelirler birer birer
İçlerinden birisi
Der ki “ Bu neyin nesi?”
İşte o an hocanın
Duyuluverir sesi:
Görmez misiniz canlar
Gölü mayalıyorum
Hepinizde merak var
Sizleri anlıyorum
Ben ki bunu bilirim
Hak'tan ümit kesilmez
Sizlere şunu derim
“Ya tutarsa” bilinmez...
HALİL MANUŞ
Halil MANUŞ