Eğitim Sitesi

Peygamberim Şiiri

Peygamberim Şiiri | Feyza i.

Peygamberim

Peygamberlerin sonuncusu
Ey H.Z Muhammed(s.a.v)
Yeryüzünde bir güneş doğdu.
Geldin sen kainata,
Annenin adı Amine,babanın adı Abdullah
Mekke 'de doğdun sen 571 yılında
Büyüdün Mekke'de Medine'de
Ey H.z Muhammed (s.a.v)
Rüyamızda görebilmek için dualar kalplerde
İslam peygamberi
Mutluluk senin izinden yürümekte
H.Z. MUHAMMED (S.A.V.)

add

tag Peygamberim şiiri eğitici şiirler okul şiirleri öğretici şiirler öğrenci şiirleri amatör kısa şiirler

Peygamberim Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Peygamberim Şiiri Hakkındaki Yorumlar

Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.

Benzer Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri

-40 Yaşındasın-

Rahmetini umarak
Günahkar bir dille;
Allah azze ve celle

Ya rasulallah,
Âlemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden,
Kalbimizden seyrediyoruz seni.

İşte
Bir yaşındasın,
Beni sa'd yurdundasın
Sana süt anne olmadı kadınlar
Bu yüzden dargın bulutlar
Bir damla yağmur indirmiyor
Kıtlık hüküm sürüyor beni sa'd yurdunda
Minicik bir bulut var gökyüzünde
Sana aşık...
Ayrılmıyor başucundan
Ve insanlar yağmur duasında...
Hz.halime kucağına alıyor seni
Yeryüzünde bir gölgelik...seni güneşten korumak için
Oysa minicik bulut gökyüzünde
Sana meftun, sana kilitli...
Ve dua eden rahibin kucağındasın
Dünyalar güzeli gözlerine bakıyor rahip
Kıtlığı da unutuyor, yağmuru da, duayı da
Ama sen unutmuyorsun
Uğruna canlarımız feda o gözlerinle gökyüzüne bakıyorsun
O minicik bulut ilişiyor bakışlarına
Büyüyor, büyüyor...
Sonra nazlı, nazlı yağmur damlaları iniyor buluttan
Fakat çoğusu bilmiyor yağmurun geliş sebebini
Çoğusu bilmiyor seni...

Altı yaşındasın
Medine-i münevvere yolundasın
Yanında aziz annen ve ümmü eymen
Yetimliğini hissediyorsun baba kabristanında
Sonra yolda, ebva'da öksüzlük karşılıyor seni
Mekke'ye annesiz giriyorsun
Abdulmuttalip bir başka seviyor seni
Ebu talip bir başka seviyor

Ya rasulallah
Mekke çocukları annelerine seslenirler miydi senin yanında
Onlar anne deyince sen yere mi bakardın
Mekke rüzgarları kaç gece gözyaşlarını taşıdı ebva'ya
Kaç gece anne diye hıçkırdın
Efendim!
Senin yerine de anne dedik annemize
Senin yerine de baba dedik

Yirmi beş yaşındasın
Ve bambaşkasın
Kimse sana denk değil
Şefkat yayıyor kokun
Güven veriyor sesin
Sen muhammed-ül emin' sin

Otuz üç yaşındasın
Dalga dalga rahmet var

Otuz beş yaşındasın
Hadi gel bekletme yar
İniltiler çalıyor kapısını göklerin
Hadi gel bekletme yar
Sinesi çatlayacak rasul bekleyenlerin...
Hadi gel ey yâr!
Nurdağına davet var

İşte
Kırk yaşındasın
Hira nur dağındasın
Cibril iniyor göklerden
Ve nokta nokta her yerden salat, selam yükseliyor
Sen kâinatın yüreğinden hasretle kopan " ah! " sın
Karanlık gecelerimize sabahsın
Sen nebiyullahsın
Sen habibullahsın
Sen rasulullahsın

Niye incittilerki seni sultanım
Niye işkence yaptılarki sana
Ebu talip öldü diye mi bu pervasızca saldırılar
Himayesiz kaldın diye mi
Kabe'deki ağlayışın geliyor gözümüzün önüne
" amca yokluğunu ne çabuk hissettirdin " diyişin
Haremde namaz kılışın geliyor aklımıza
Başına pislikler saçılıyor
Başlar feda o mübarek başına
Nasipsizler sana bakıp nasıl da gülüyorlar
Biri koşuyor mekke sokaklarından sana doğru
Biri koşuyor ama sanki yere inmiş arş-ı Âla
" bu koşan kimdir " diye bir soru dolaşıyor boşlukta
Bu koşan kim?
Ve cevap veriyor biri:
Muhammed' in kızı fatımatüz-zehra
Velilerin anası...
Yüzünü gözünü siliyor biricik kızın
Sana yeryüzünde en çok benzeyen
Gülmesi sen, ağlaması sen
" ağlama kızım " diyişin geliyor aklımıza
Niye çıkardılar ki yurdundan seni
Himayesiz kaldın diye mi
Onlar bilmiyorlar mıydı seni himaye edeni
Seni yetim bulup barındıranı
Seni alemlere rahmet kılanı
Onlar deli diyorlardı sana, sen susuyordun
Mecnun diyorlardı, şair diyorlardı, sen susuyordun
"seni bizim elimizden kim kurtaracak" diyorlardı
Sen,
Sen " allah! " diyordun
Allah azze ve celle
Semayı haşyet kaplıyordu
Sen " allah! " diyordun
Arş-ı Âla titriyordu
Bedir' de " allah! " diyordun
Üç bin melek iniyordu alaca atlarda
Yüz yirmi beş bin sahabi :
" anam babam sana feda olsun " diyordu

Ya rasulallah
Medine-i münevvere sokaklarında yürüyordun
Neccar oğulları'nın küçük kızları seni görünce
Sevinçten ne yapacaklarını bilememişlerdi
" beni seviyor musunuz " diye sormuştun onlara
" seni çok seviyoruz ya habiballah " demişlerdi
Sen de:
" allah biliyor ki ben de sizi çok seviyorum" demiştin
Bu gün yaşayan gençler var
Neccar oğulları'nın kızları diğil belki
Ama seni onlar da çok seviyor
Gözyaşlarından belli ki seni canlarından çok seviyorlar
Senden başka kimseleri yok
Allah biliyor ki sen onları da çok seviyorsun

Altmış üç yaşındasın
Refik-i Âla duasındasın
Senin için siyah yünden çizgili bir cüppe dokunmuştu
Kenarları beyazdı
Onu giyerek ashabının yanına çıkmıştın
Ve mübarek ellerini dizine vurarak :
" görüyor musunuz ne kadar güzel " demiştin
Meclisinde bulunan biri sana seslenmişti :
" anam babam sana feda olsun ya rasulallah, onu bana ver "
Niye istemişti ki senden sevdiğini bile bile
İstendiğinde katiyyen " hayır " demediğini bile bile
" peki " dedin o zata
Ve sen yine yamalı, eski cübbeni giydin
Dostuna kavuşmana bir hafta kalmıştı
Aynı cübbeden yine yine diktiler
Ama giyinmek nasip olmadı
Haberler uçurmuştun ebu hureyre' nin diliyle :
" benden sonra öyle kimseler gelecek ki, keşke peygamberi görseydik de ne malımız ne evladımız olsaydı diyecekler "
Ve hz. enes ile paylaşmıştın özlemini
" beni görmedikleri halde bana iman eden kardeşlerimi görmeyi çok isterdim"

Sultanım!
Ey medine minberinde " ümmeti, ümmeti " diye hüznü giyen sevgili
Ey mekke mihrabında alemler hesabına " allah! " diyen sevgili
Bize lütfu ilahi bahşedilen kapına diz çöktük, bey' at ettik
Rabbinden bize ne getirdi isen amenna
Duyduk, itaat ettik

Ya rasulallah
Sen hâlâ kırk yaşındasın
Ve hâlâ ümmetinin başındasın...

ali safa

Bekliyoruz

Mekkede bir güneş doğdu
Melekler hizaya durdu
Cehalet dönemi son buldu
Bekliyoruz seni ey Resül

Gelişinle yeryüzü aydınlandı
Kainatı misk kokun sardı
Alemlere rahmet yağdı
Bekliyoruz seni ey Resül

Altı yaşında yetim idin
Ebu Talib'in himayesine girdin
Bırakmadı seni Abdulmuttalibin
Bekliyoruz seni ey Resül

Cebrail müjdeledi haber
Kırk yaşında oldun peygamber
Sana inandı bütün mü'minler
Bekliyoruz seni ey Resül

Dermanı oldun dertlilerin
Başlarını okşadın yetimlerin
Şefaat bekler ümmetin
Bekliyoruz seni ey Resül

Ne güzel sahabelerin vardı
Hepsi sana yürekten bağlıydı
Arkandan hayran hayran bakarlardı
Bekliyoruz seni ey Resül

Ebu Bekir,Ömer,Osman,Ali
Yeryüzünün önder halifeleri
Senin yolundan gittiler hepsi
Bekliyoruz seni ey Resül

63 yaşında Medinenin gülü soldu
Bilal'in ezan okuyamaz oldu
Ümmetin perişan oldu
Bekliyoruz seni ey Resül

Sensiz ümmetin yetim kaldı
Bu ayrılık yürekler dağladı
Hasretin içimizi yaktı
Bekliyoruz seni ey Resül

Kızın Fatıma hasretine dayanamadı
Bu ayrılıkla altı ay yaşadı
Gece gündüz hep ağladı
Bekliyoruz seni ey Resül

Seninleydi ashabın Uhut,Bedirde
Tebessüm vardı hep çehrende
Hüznün kaldı Veda Tepesinde
Bekliyoruz seni ey Resül

Bin feda canımız sana
Baş koyduk senin yoluna
Şimdi halimiz ne ola
Bekliyoruz seni ey Resül

Anarız seni kutlu gecelerde
Salavatın okunur dillerde
Aşkın yatar gönüllerde
Bekliyoruz seni ey Resül

Canlar canı can Muhammet
Doyulurmu sana gül Ahmet
Bitsin artık bu hasret
Bekliyoruz seni ey Resül

Seni hayallerde düşlüyoruz
Rüyalarda olsa bile bekliyoruz
Şimdi yolunu gözlüyoruz
Bekliyoruz seni ey Resül

Mevlüt PAYAS

Biz Seni Görmeden Sevdik

Sesini duyamadık, ahlakını işittik,
Yüzünü göremedik, nurunu hissettik,
Yanında yürüyemedik, yolundan gittik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

Zorluklara direndin, yanında değildik,
Çünkü asırlar sonra dünyaya geldik,
Keşke seni teselli edebilseydik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

O güzel kalbini dünyanın merkezi bildik,
Olmasaydın yolumuzu kaybederdik,
O kutlu davetine icabet ettik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

Sözünde durmayı, güvenmeyi senden öğrendik,
Sayende yalanı, riyayı, kalbimizden sildik,
Birbirimizi dost edindik, kardeş bildik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

Her anımızda seni hayal ettik, seni düşledik,
Adını duyduğumuzda sana salavat getirdik,
Şu an yanımızda olmanı ne kadar çok isterdik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

Bu dünyada gül yüzünü, nur cemalini göremedik,
Seni görmeyi, seninle olmayı cennete erteledik,
Bu yüzden seni örnek aldık, sünnetini yerine getirdik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.


Sana uyduk Rabbimize kulluk ettik,
Seni gönderdiği için Allah’a şükrettik,
Bu dünyadan gitsen de seni yüreğimizde yeşerttik,
Yaa Rasulallah!
Biz seni görmeden sevdik.

Ey Allah’ın elçisi!
Belki seni göremedik, sesini işitemedik,
Ama yüreğimizde hissettik,
Biz seni görmeden sevdik.

ABDULLAH ARSLAN

ABDULLAH ARSLAN

Ey Şanlı Nebi

Kız çocukları toprağa diri diri gömüldüğü zaman,
Mazlumlar zalimler tarafından ezildiği zaman,
Yetiştin,zalime vermedin aman
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Amine anamız doğurdu seni,
Deden koydu sana MUHAMMED ismini,
Aldın halkın ve Hak'ın sevgisini
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Giderdin hiraya bakardın semaya,
Geliverdi bir anda Cebrail(as) yanına,
Sana dedi ``oku''``Rahman ve Rahim olan Allahın Adıyla''
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Sen tebliğ ederdin vahiyleri,
Derdin bunlar Allahın emri,
Onlarsa inanmazlar sana şair derlerdi
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Senden mucize istediler,
Sen gösterdin sihirbaz dediler,
Sen ne dedilerse yaptın ama sana inanmayıp yine küfür ettiler
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Sana ve Allaha iman ettik,
Kuranı kerimi okuyarak huzura erdik,
Seni hep rüyalarımızda bekledik,
Alemlerin sultanı, ey şanlı nebi

Sami Çiğdem

Kutlu Doğum Haftası (Mevlid-i Nebi) Şiirleri, Peygamberim Şiiri