Eğitim Sitesi

Geçen Yıllarda Şiiri

Geçen Yıllarda Şiiri | Aylin Aksoy

Geçen Yıllarda

Geçen yıllarda İstanbul'u
En güzel şehir sandım.
Sakın demeyin "Niye?"
Tarihi eserler var diye.
Geçen yazlarda
Hep yüzsen diye düşündüm
Anladınız, yüzmeyi severim,
Başka da var herhalde sevdiklerim.

Aylin Aksoy
Dr. Tevfik Sağlam İÖO/3-A/İstanbul

add

tag Geçen Yıllarda şiiri Aylin Aksoy İstanbul ile ilgi şiirler

Geçen Yıllarda Şiiri Hakkında Yorum Yazın

  

Geçen Yıllarda Şiiri Hakkındaki Yorumlar

sara harika bişey muhteşem 2013-12-05

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri

İstanbul'a Sitem!

Yıllar yılı, İstanbul, senden haber beklerim!
Basamaklar azaldı, elimde ak mendilim!
Saros Kıyıları'nda oturmuşum çaresiz
Hazret Süleyman gibi martıları gözlerim!
*
Haydarpaşa Garı'ndan kalkmaz mı trenlerin?
Nerde Bağdat Yolu'nda söylenen türkülerin ?
Hani nerde Necip'ler! Tükendi mi şairin ?
Söyle bana İstanbul yanlış mı dediklerim ?
*
Yıkıldı mı İstanbul hisarların duvarı ?
Nerde hisar üstünden İstanbul'un halları ?
Suları mı kurudu Marmara'nın İstanbul ?
Ses vermiyor Boğaz'ın köpüklü dalgaları!
*
Ey Mustafa Kemal'in ışıklı martıları!
İstanbul'un, İstanbul soluyan evlatları!
Gezdiğin bahçelere bir çiçek te sen ekle
Seninle gurur duysun İstanbul Sokakları !
*
Ey Üsküdar anladım, yağmurun bitmiş, tamam!
Bir çeşmen de yok mudur eski zamandan kalan ?
İstanbul'un üstüne zaman vuruyor; dan! dan!
Kadıköylü şairim gel artık sen de uyan!
*
Hani nerde Yahyalar, Orhanlar, Cahitler'in
Söyle bana İstanbul, haksız mı bu sitemim
Denizdeki fenerler çoktan yandılar, çoktan
Millet şair bekliyor Boğaz Kıyıları'ndan
*
Ey İstanbul, inan ki bu yerleri görmedim.
Onların övgüsünü şiirlerde dinledim.
Bu elâ gözlerimi ben Haliç'e sözledim
Sakın kızma İstanbul, ben Haliç'e özledim

Ali Koç Elegeçmez
...............*................
06.nisan.2019/cumartesi

Ali Koç Elegeçmez

İstanbul

Ah ahh! Anlatamam seni İstanbul,
Taşına, toprağına paha biçemem,
Derelerini, tepelerini düzleyemem,
Ne kadar övünsen de sana yakışır.

Nice nice insanları bağrına bastın,
Güzel çirkin demedin hepsini sardın,
Suyunu da para ile satın aldım,
İçilecek suyun kalmamışİstanbul.

Ahh! Bir tarafta kat kat siteler,
Dahası, yıkık dökük bir katlı evler,
Yolu bile olmayan milyonluk yerler,
Yolu olmadan yaşanılan İstanbul.

Boğazlarına paha biçemiyorum,
Kötü taraflarını hiç söylemiyorum,
Mafyanın ormanı yaktığını biliyorum,
Şile, Beykoz ile daha yeşilsin İstanbul.

Sabah akşam işe gitmek mucize,
Trafik tıkandı mı döneriz sinir küpüne,
Fatih, Boğaz İçi Köprüsü bedel ömre,
Tıkanan yolların çekilmiyor İstanbul.

Hani ya! Evvelinde aşın, işin bol idi,
Fabrikalar, atölyeler sana can idi,
Derelerin tepelerin de yeşillik var idi,
Derelerin tepelerin ev oldu İstanbul.

Çalışan avuç avuç para kazanırdı,
Aileler, İstanbul

Hasan Hüseyin BAYAR

İstanbul Benim Bu Gece!

Betonarme evleri,
Ağaçsız bahçeleri
Gönlü delen gökdelenleriyle
Şaşırdım İstanbul’u görünce!
*
Aldım süpürgeyi elime
Süpürdüm tepeleri iyice
Ağaç diktim her yerine
*
Sonra fırçayı saldım denize
Boyadım İstanbul’u gönlümce

İstanbul benim,
Ben İstanbul’um bu gece!

Ali Koç Elegeçmez
12.nisan.2019-cuma

Ali Koç Elegeçmez

Canım İstanbul

Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar;
Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar.

İçimde tüten birşey; hava, renk, eda, iklim;
O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim.

Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur;
Ay ve güneş ezelden iki İstanbulludur.

Denizle toprak, yalnız onda ermiş visale,
Ve kavuşmuş rüzgar onda, onda misale.

İstanbul benim canım;
Vatanım da vatanım...

İstanbul,
İstanbul...

Tarihin gözleri var, surlarda delik delik;
Servi, endamlı servi, ahirete perdelik...

Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at;
Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat...

Şahadet parmağıdır göğe doğru minare;
Her nakışta o mana: Öleceğiz ne çare?..

Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet;
Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet...

O manayı bul da bul!
İlle Istanbul'da bul!

İstanbul,
İstanbul...

Boğaz gümüş bir mangal, kaynatır serinliği;
Çamlıca'da, yerdedir göklerin derinliği.

Oynak sular yalının alt katına misafir;
Yeni dünyadan mahzun, resimde eski sefir.

Her akşam camlarında yangın çıkan Üsküdar,
Perili ahşap konak, koca bir şehir kadar...

Bir ses, bilemem tanbur gibi mi, ud gibi mi?
Cumbalı odalarda inletir "Katibim" i...

Kadını keskin bıçak,
Taze kan gibi sıcak.

İstanbul,
İstanbul...

Yedi tepe üstünde zaman bir gergef işler!
Yedi renk, yedi sesten sayısız belirişler...

Eyüp öksüz, Kadıköy süslü, Moda kurumlu,
Adada rüzgar, uçan eteklerden sorumlu.

Her şafak Hisarlarda oklar çıkar yayından
Hala çığlıklar gelir Topkapı sarayından.

Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar;
Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar...

Gecesi sünbül kokan
Türkçesi bülbül kokan,

İstanbul,
İstanbul...

Necip Fazıl KISAKÜREK

Necip Fazıl KISAKÜREK

İstanbul'un Fethi - İstanbul Şiirleri, Geçen Yıllarda Şiiri